1903 - 1969 yıları arasında yaşamış alman düşünürü. freudçu ve Marksist teoriye dayanan toplumsal - eleştirel bir analiz üzerinde yoğunlaşan, her tür otoriter yönteme karşı çıkarak, bireyi ön plana çıkaran adorno tarihe, aklın değil de, tutkulu insan doğasının, yani akıldışılığın egemen olduğunu öne sürmüştür. bir ilerleme iyimserliğine, kendini tarihin içinde açığa vuran ve hep ileriye doğru giden bir projenin, bir evren planının bulunduğu iddiasına şiddetle karşı çıkan adorno, yaşanan onca felaketin bu tür iddia ve iyimserliklerin temelsizliğini söylemiştir.
aklın, yani aydınlanma felsefesinin üzerine büyük ümitler inşa ettiği yetinin, çağdaş toplumda kendisini kendi eliyle yıktığını, aklın gelişmesine, rasyonelliğin yerleşmesine, özellikle de bireyin ahlaki ilerleyişi ile maddi zenginliğin artışına büyük bir güçle inanan batı toplumlarının, yaklaşık yüz elli yıl içinde aklı, toplumsal, ekonomik ve siyasal gerçekliği kendi çıkarları doğrultusunda örgütleyen bir sınıfın öznel ölçütü haline getirdiğini söyleyen adorno, bu durumun açıklamasının insanın doğaya egemen oluşunun aynın şey olarak görülmesi, ve bu iki farklı anlayışın teknokratik bir bilincin doğuşuna neden olması olduğunu iddia etmiştir.