birinden hoşlanıldığında, gidip o kişiyle efendi efendi tanışmaktansa, bu durumu türlü türlü yollarla ifade etmeyi yeğlemek temalı toplumsal travmamızın oluk oluk kanayan yarasının yarattığı sorunsaldır... türlü türlü nedenlerden dolayı sabahın köründe kantine inmişsinizdir. sigaranız yanınızda, ateşiniz ise evde unutulmuştur. ateşi olan o kişi beklenir, beklenir, beklenir ve en sonunda.
- ateşiniz var mı?
- tabii buyrun.
diyaloğunun ardından huzura kavuşulunur... sigaradan bir fırt çekilir. kantinci de gelip çay demlemeye başladı mı geriye pek bir sorun kalmamıştır...
1 saat sonra tenefüste, fotokopiciye doğru ilerlerken...
unknown hatun1- şu geçen çocuk var ya...
unknown hatun2- eeee?
unknown hatun1- az önce benden ateş istedi
malum kişi- ?hasktr...
bu gibi diyaloglara ve aynı zihniyetin mahsulü benzeri davranışlara birkaç kez maruz kalan bünye haklı olarak paranoyalanmaya, hatta asosyal olmaya kadar varabilir.
ateş istesem asıldığımı düşünür mü sorunsalı
bu topraklarda her türlü gideri olan sorunsal. artık ateş isteyemiyoruz. ne diyordu apaçi; "ateş ediyor".