1955 yılında meydana gelmiş istanbul beyoğlu ve büyükada`daki özellikle rumlara ve diğer azınlıklara karşı yapılmış talan ve yağma hareketi. fenerbahçe efsanesi lefter küçükandonyadis, cem karaca`nın annesi toto karaca, fotoğrafçı ara güler gibi isimler de zarar görmüştür.
atatürk`ün doğduğu evin kundaklandığı haberi üzerine ve gazeteci hüseyin cahit yalçın`ın uyan ey ehli vatan başlıklı provokatif yazısıyla galeyana gelen halk, 1955 yılında istanbul`da azınlıklara ait 4.214 ev, 1.004 işyeri, 73 kilise, bir sinagog, iki manastır, 26 okul ile aralarında fabrika, otel, bar gibi yerlerin bulunduğu 5.317 mekâna saldırı gerçekleştirmiştir.
1988-1990 yılları arasında MGK genel sekreterliği yapan Sabri Yirmibeşoğlu, gazeteci Fatih Güllapoğlu`na verdiği röportajda 6-7 Eylül olayları hakkında şu demeci vermiştir.
`6-7 Eylül de bir Özel Harp işidir. Muhteşem bir örgütlenmeydi. Amacına da ulaştı. ( Bu sözleri Sabri Yirmibeşoğlu 21.09.2010 da bir televizyon kanalındaki röportajında yalanlamıştır)`
6-7 eylül olayları
1955 yılında İstanbul`da yaşayan gayrimüslimler bir yalan haberle hedef haline getirilmesiyle saldırılara maruz kaldıkları olay.
http://jiyan.org/2014/09/06/olimpos-gazozlari-ve-bazlamaci-apartmani-esliginde-6-7-eylulun-hikayesi/
http://jiyan.org/2014/09/06/olimpos-gazozlari-ve-bazlamaci-apartmani-esliginde-6-7-eylulun-hikayesi/
vahşi saldırganlıktır.
saldırıyı henüz 12 yaşındayken feriköy´deki evinde yaşayan aleksan dadyan şöyle anlatıyordu:
``gündüzden bütün evlerin kapılarına kırmızı haç işaretleri koymuşlardı. damlara çıkmışlar, sapanlarla camlarımıza taş atıyorlardı. kuyumcuları soydular, beyaz eşya dükkanlarındaki malları dışarı çıkarıp yaktılar. bunlar benim gördüklerim. dikran papazyan adlı bir ermeni doktorun muayenehanesini `bu da papazmış` diyerek yerle bir etmişler. mezarlıklara girip taşları kırdılar, yeni gömülen cenazeleri çıkardılar. bayanlara tecavüz ettiler. feriköy´den saldırılara katılanları biliyoruz, çoğu hastalıktan, kanserden öldü. keşke yaşayıp bu yaptıklarından utansalardı. ama saldıranların büyük çoğunluğu anadolu´dan kamyonlarla getirilmişti. organize bir işti bu. 50 sene geri gittik. bir de korku kaldı içimizde.``
kaynak: ot dergisi, ertuğrul mavioğlu
saldırıyı henüz 12 yaşındayken feriköy´deki evinde yaşayan aleksan dadyan şöyle anlatıyordu:
``gündüzden bütün evlerin kapılarına kırmızı haç işaretleri koymuşlardı. damlara çıkmışlar, sapanlarla camlarımıza taş atıyorlardı. kuyumcuları soydular, beyaz eşya dükkanlarındaki malları dışarı çıkarıp yaktılar. bunlar benim gördüklerim. dikran papazyan adlı bir ermeni doktorun muayenehanesini `bu da papazmış` diyerek yerle bir etmişler. mezarlıklara girip taşları kırdılar, yeni gömülen cenazeleri çıkardılar. bayanlara tecavüz ettiler. feriköy´den saldırılara katılanları biliyoruz, çoğu hastalıktan, kanserden öldü. keşke yaşayıp bu yaptıklarından utansalardı. ama saldıranların büyük çoğunluğu anadolu´dan kamyonlarla getirilmişti. organize bir işti bu. 50 sene geri gittik. bir de korku kaldı içimizde.``
kaynak: ot dergisi, ertuğrul mavioğlu
(bkz: İstanbul pogromu)
türkiye tarihinin en karanlık günlerinin en karanlık sürecidir.
o dönemki kaosu yaratanların sonrasında ve bugün nerelerde olduğu neler yaptığı iyice anlaşılmalı.
o dönemki kaosu yaratanların sonrasında ve bugün nerelerde olduğu neler yaptığı iyice anlaşılmalı.