insanoğlunun henüz tamamlayamadığı evriminin sonuçlarından biri olan diş. modern insanın artık işine yaramayan bu dişler anatomimizde fazladan yer kaplamakta ve çıkmaya çalıştıklarında da çoğu kişiye hayatı cehenneme çevirmektedirler. şöyle ki:
kazık kadar olmanız bir şey ifade etmez, pek sevgili yirmilik dişlerinizden biri `bir gece ansızın` diş etinizi delmeye karar verebilir. uzun süredir diğer dişlerinizi alttan alttan iteklemekte olan bu arkadaş yüzsüz bir biçimde diş etinizi delmeye çalışırken diş etinizi iltihaplandırır ve balon gibi şişirir. bu ona yetmez, inatla oradan çıkmaya çalışır. bir müddet antibiyotik ve ağrı kesiciyle kandırırsınız `neyse sonra çıkarım` der ve size başka bir gece yeniden eziyet etmek üzere bir süreliğine şiddetli sancıya son verir. ancak bu işkencenin tamamen sona erdiği manasına pek tabii gelmez. münasebetsiz diş ara sıra ince ince sızlar, hiçbir şeyi bulunduğu yönde çiğnemenize müsaade etmez ve kendini bu şekilde hatırlatır. tüm korkuları yenip o koltuğa oturmak üzere diş hekiminin yolunu tutarsınız. şimdi burada sanılabilir ki diş hekimi uyuşturucu iğnesini yapıp `ya allah` diyerek o dişi bir hamlede sökecek ve siz de basit bir diş çekme eylemiyle bu sancıdan kurtulacaksınız. hayır, yok öyle yağma! bu dişin psikopatlığını yukarıda birazcık anlattık, o halde kalıbının adamı olacak ve öyle diş hekimi koltuğunda bir kerpeten darbesiyle çenenizden ayrılmaya asla razı gelmeyecektir. diş hekimi yirmiliğe bakar ve dişten bir küfür yemiş olacak ki yüz ifadesi değişir, `bu benim işim değil, işinin ehli bir çene kemiği cerrahının yapacağı iş` der. olayın öz şudur: yirmilik dişimiz çene kemiğimize asla sökülmemek üzere çivilenmiş gibi sağlam durmakta ancak çıkmaya çalıştığı çene ve ağız bölgesinde kendisine yer olmadığı için yan çıkmaya çabalamaktadır. üstüne üstlük diş etinize büyük ölçüde gömülü bir biçimdedir ki bu diş etinizin kesilip dişin oradan sökülmesi manasına gelmektedir. fakat bu diş etini kesme işlemi öyle bir dikkatle yapılmalıdır ki oradaki sinirler ve kılcal damarların zarar görmesi ve istenmeyen bir felç halinin yaşanması engellenmelidir. bunu da muayenehanesinde bir diş hekiminin yapması oldukça zordur. bu nedenle uzman bir çene kemiği cerrahının bu noktada hikayeye dahil olması ve sizi bu dertten kurtarması gerekir. zaten kolay olmayacaktır. en kolay kısmı cerrahın diş etinizi dikkatle kesip o dişi çeşitli karmaşık aletlerle bulunduğu yerden söküp diş etinize dikiş atması kısmı olsa da daha sonrasında devam edecek şiddetli ağrılar, yanağınızın şişmesi, bir süre çeneyi oynatamama, sıvı gıdalarla beslenme ve dikişlerde meydana gelecek ve hafif de olsa saatler sürecek kanamalar bu işin daha zor olan kısımlarıdır.
bunları öğrenip de kim koşa koşa gidip yirmilik dişinden kurtulmak ister bilemiyorum, fakat şu da bir gerçek ki, bu yaşa kadar doğru düzgün çıkmayıp da şimdi çene ve kemik yapısı bir şekilde artık tamamen oturduktan sonra çıkmaya çabalayan ve bu esnada yer bulamadığı için yan çıkan, can acıtan ve diğer dişleri de kendine yer açmaya çalışırken çarpıklaştıran bu psikopattan bir defa acı çekip kurtulmak yine de en mantıklısıdır. tabii birinden kurtulsanız daha üç tanesi ağzınızın içinde diş etlerinizin derinliklerinde sinsi planlar kurmakta olacaklar. ama en azından cephelerden birinde zafer kazanmış olmak bile bir şeydir değil mi?