florinali nazım

eski türkiye sözlük
deha sahibi bir şair olduğuna, kâinatça tanındığına ve şaşaalı bir edebî hayat yaşadığına samimiyetle inanmakla kalmayıp buna herkesi inandırmak için ümitsizce mücadele eden 'florina'lı, kendi kendisiyle doluydu ve bütün kitapları aslında kendisine dairdi. 'abdülhak hâmid' gibi büyük şöhret olmayı en tabii hakkı olarak görüyor, şöhretin yolunun da basından geçtiğini iyi biliyordu. reklâmın kötüsünün olamayacağını erkenden fark etmiş ve gazetelerde kendinden söz ettirmek için hayran olduğu tanınmış şahsiyetlere işlerinde yardımcı olmaya ve 'tevfik fikret' gibi herkesin saygı duyduğu "'büyük ölüler'"in ölüm yıldönümlerinde ihtifaller düzenlemeye başlamıştı. hakkında yazılan övgülerin hepsi istihzalıydı, fakat o istihzayı ya fark etmiyor yahut fark etmemiş gibi davranmak işine geliyordu. 'peyami safa''nın kendisini "şiir kralı" ilân etmesini de çok ciddiye almıştı. o artık "turk siir krali"ydı.

florinalı'nın 3 mayıs 1329 tarihli mehtabın ilhamı başlıklı şiiri:

gecenin karanlık, derin semasında,
peri alayları, eb'adı kucaklar..
ay çıkınca hepsi: bulut gibi kaçar,
gizlenir kamerin: altın ziyasında!

hüsün ilahesinin: gölgesi midir?
gümüş bir tül gibi yayınlan mehtab!
yıldızlar, ruhuma ederken hitab,
nur dalgalarıyla zulmetler erir!

saf köpükler gibi: envarı akar,
cihanı kaplayan mavi denizin!
o parlak aleme, yükselmek için,
ruhum, şevk içinde göklere bakar!...
(terenmmümler teellümler, s. 158)
bu başlıktaki tüm girileri gör
dubai vize izmir masaj izmir masaj salonu