su yolunda kırılır kırılmasına... da:
`elinde fırça
duruyorsun o alazın kapısında
ha bulaştın yankılarına esatirin
ha bulaşacaksın kıyım dolu bir sözlüğe
yazarken kendiliğini
diyorlar ya kısmen doğru
elinde kılıç
yaşıyorsun koynunda keskin
bazen sukutta kalıyor söz
bazen avaz avaz nefesin
çağırıyor düşmanını
kimseler toplanmayacak gerçekte
herkes senin yalanının azmi
elinde çelik
vuruyorsun mitralyöz
ne can bırakıyorsun o kuytulukta
ne düşman kendi düşlerinde
elinde ölüm
bir zeyille başladın annende çimmeye
zilletle gidiyorsun hasmının ardından
gel de ölme!`