bestseller'da olan kişi. rivayet edilir ki dünya üzerinde incil'den sonra en çok bu kadın yazar okunmuş.
agatha christie
polisiye romanları ile meşhur olmuş ingiliz kadın yazar. gerçek adı agatha mary clarissa`dır.
romanlarında `hercule poirot` veya `jane marple` isimli kahramanları kullanır. noelde cinayet, on küçük zenci, doğu ekspresinde cinayet en meşhur romanlarıdır.
not: noelde cinayet romanında katili bulan, dedektiflik işini hakikaten çözmüş demektir.
romanlarında `hercule poirot` veya `jane marple` isimli kahramanları kullanır. noelde cinayet, on küçük zenci, doğu ekspresinde cinayet en meşhur romanlarıdır.
not: noelde cinayet romanında katili bulan, dedektiflik işini hakikaten çözmüş demektir.
Polisiye roman yazarıdır.
Ünlü dedektif Hercule Poirot yaratıcısıdır. Aşk romanları da yazmış olmasına rağmen polisiye romanlarıyla yıldızı parlamıştır. Ufak tefek pürüzlerine rağmen okumak keyiflidir, sürükleyicidir. Benim elimde bulunan listeye göre 66 adet romanı, 13 adet kitabı vardır.
Ayrıca yazarın hayatında önemli bir detay vardır, 1930 lu yıllarda, kimsenin nerede olduğunu bilmediği 11 gün. Etrafındaki insanların hiçbiri o 11 gün içerisinde Agatha`nın nerede olduğunu bilmezler. Hatta gazetelere ilanlar veriliş, uzun süre yazarın öldürüldüğü ya da intihar ettiği düşünülmüş. Ortaya çıktığındaysa o 11 gün başından geçen hiçbir şeyi hatırlamadığını iddia eder.
İstanbul`u seven ve sürekli ziyaretlerde bulunan yazar, bir romanında şehirden de bahseder: 1934 yılında `Doğu Ekspresi?nde Cinayet` isimli romanını çıkartır. Roman İstanbul`da başlar. Dedektif Hercule Poirot Şam`daki görevini tamamladıktan sonra trenle İstanbul`a gelir. Bir kaç gün kalmayı düşünürken aniden gelen haber üzerine Londra`ya doğru yola çıkmak zorunda kalır. Doğu ekspresine yetişir, yolculuk sırasında trende bir cinayet işlenir.
Agatha Christie, İstanbul`a her gelmesinde Pera Palas otelinin 411 numaralı odasında kalır. Doğu Ekspresi'nde Cinayet isimli romanını da bu odada yazmıştır.
Medyum Tamara Rand bir ruh çağırma seansı düzenleyerek Agatha`nın kayıp 11 gününü aydınlatmaya çalışmış, Agatha ile konuştuğunu söyleyerek, kayıp günlerine ait bilgilerin yazılı olduğu defterin anahtarının İstanbul`da kaldığı Pera Palas otelinin 411 numaralı odasında saklandığını söyler.
Bunun üzerine Warner Bross temsilcileri otele gelir, tarif üzerine bazı döşemeler sökülür ve anahtar bulunur, ancak otelin o dönemdeki sahipleri anahtarın otele ait olduğunu söyleyerek teslim etmezler. Agatha vasiyetinde de bir hatıra defteri olduğuna değinmiş ancak yerini belirtmemiş.
Bu durum karşısında yeniden medyumdan yardım isteyen Warner Bross yetkilileri medyumun Agatha ile yeniden iletişime geçmesini sağlamışlar, ancak agatha `defterin yerini ancak anahtar elinizde olduğunda öğrenirsiniz` diyerek yerini söylememiş.
Bu durum karşısın otel sahipleri iletişime geçen yetkililer anahtarı kendilerine göndermelerini istemiş ancak otel sahibi bunu reddederek, onların buraya gelmesini bu olayın Pera Palastaki Agathanın odasında gerçekleşmesini söylemişler. Teklif kabul edilmiş ancak sonrasında Pera Palas otelinde bir grev başlamasıyla ertelenmiş, sonra da gerçekleşmemiş.
Agatha`nın o 11 gün boyunca ne yaptığı, nerede olduğu kimse tarafından bilinmez.
Türk polisiye yazarı Ahmet Ümit `Agatha`nın Anahtarı` isimli öyküsünde bu konuya değinir, anahtarı ve defteri bulur, gizeme kendi kurgusuyla ulaşır.
Ünlü dedektif Hercule Poirot yaratıcısıdır. Aşk romanları da yazmış olmasına rağmen polisiye romanlarıyla yıldızı parlamıştır. Ufak tefek pürüzlerine rağmen okumak keyiflidir, sürükleyicidir. Benim elimde bulunan listeye göre 66 adet romanı, 13 adet kitabı vardır.
Ayrıca yazarın hayatında önemli bir detay vardır, 1930 lu yıllarda, kimsenin nerede olduğunu bilmediği 11 gün. Etrafındaki insanların hiçbiri o 11 gün içerisinde Agatha`nın nerede olduğunu bilmezler. Hatta gazetelere ilanlar veriliş, uzun süre yazarın öldürüldüğü ya da intihar ettiği düşünülmüş. Ortaya çıktığındaysa o 11 gün başından geçen hiçbir şeyi hatırlamadığını iddia eder.
İstanbul`u seven ve sürekli ziyaretlerde bulunan yazar, bir romanında şehirden de bahseder: 1934 yılında `Doğu Ekspresi?nde Cinayet` isimli romanını çıkartır. Roman İstanbul`da başlar. Dedektif Hercule Poirot Şam`daki görevini tamamladıktan sonra trenle İstanbul`a gelir. Bir kaç gün kalmayı düşünürken aniden gelen haber üzerine Londra`ya doğru yola çıkmak zorunda kalır. Doğu ekspresine yetişir, yolculuk sırasında trende bir cinayet işlenir.
Agatha Christie, İstanbul`a her gelmesinde Pera Palas otelinin 411 numaralı odasında kalır. Doğu Ekspresi'nde Cinayet isimli romanını da bu odada yazmıştır.
Medyum Tamara Rand bir ruh çağırma seansı düzenleyerek Agatha`nın kayıp 11 gününü aydınlatmaya çalışmış, Agatha ile konuştuğunu söyleyerek, kayıp günlerine ait bilgilerin yazılı olduğu defterin anahtarının İstanbul`da kaldığı Pera Palas otelinin 411 numaralı odasında saklandığını söyler.
Bunun üzerine Warner Bross temsilcileri otele gelir, tarif üzerine bazı döşemeler sökülür ve anahtar bulunur, ancak otelin o dönemdeki sahipleri anahtarın otele ait olduğunu söyleyerek teslim etmezler. Agatha vasiyetinde de bir hatıra defteri olduğuna değinmiş ancak yerini belirtmemiş.
Bu durum karşısında yeniden medyumdan yardım isteyen Warner Bross yetkilileri medyumun Agatha ile yeniden iletişime geçmesini sağlamışlar, ancak agatha `defterin yerini ancak anahtar elinizde olduğunda öğrenirsiniz` diyerek yerini söylememiş.
Bu durum karşısın otel sahipleri iletişime geçen yetkililer anahtarı kendilerine göndermelerini istemiş ancak otel sahibi bunu reddederek, onların buraya gelmesini bu olayın Pera Palastaki Agathanın odasında gerçekleşmesini söylemişler. Teklif kabul edilmiş ancak sonrasında Pera Palas otelinde bir grev başlamasıyla ertelenmiş, sonra da gerçekleşmemiş.
Agatha`nın o 11 gün boyunca ne yaptığı, nerede olduğu kimse tarafından bilinmez.
Türk polisiye yazarı Ahmet Ümit `Agatha`nın Anahtarı` isimli öyküsünde bu konuya değinir, anahtarı ve defteri bulur, gizeme kendi kurgusuyla ulaşır.