adorno'nun başyapıtı. ilgilendiği tüm alanlar bu kitapta yer alır bu bazda da kitabın çıkış noktası özel yaşamdır. sakatlanmış yaşamdan yansımalar diye de yorumlanabilir eserin adı, alt metinleri.
bu kitap; edebiyattan müziğe, savaştan psikolojiye günlük hayatın-ritmin neredeyse tüm noktalarına değiniyor. adorno bunu yaparken de kitaptaki tüm parçaları kitabın herhangi bir noktasına eşit uzaklıkta tutuyor. kaba bir tabirle bu kitap sayfa sırasıyla okunmasa da oluyor. kitapta bir merkez var, bir temel argüman var. ve adorno'nun kendisinin de dediği gibi kitaptaki tüm pasajlar bu merkeze-temel argümana eşit uzaklıkta. evlilik ile ilgili yazdıkları da, aydınlara dair söyledikleri de aslında aynı yerde-aynı noktada. adorno pasajları kısa ve öz tutarken bunu zaten eserin 51. bölümünde de söylüyor. aynanın arkasına adlı pasajda adorno yapıtın uzunluğunun önemsiz olduğunu ve yazar ne demek istediğini tam olarak anlatabilmişse aslında güzel yazmış olduğunu belirtiyor.
minima moralia bir nevi yolda olma halinin, yolculuğun yani; yersizliğin, yurtsuzluğun, evde olmamanın, arafta kalmanın metni. avrupa'nın siyasi ve askeri konumu itibariyle, amerika'ya göç edip bu eseri orada kaleme alan adorno'da çok bariz bir şekilde almanya özlemi sezinleniliyor. modernizmin ve aydınlanma'nın eleştirisini amerika topraklarında kaleme alan adorno aslında bu yıllarda ne amerika'da ne de almanya'da. bu halet-i ruhiyye kendini eve dair metinlerde hemen gösteriyor: yazarın kendi metninde ev kurması metaforundan hareketle yazının yazar için -yutsuz bir kişi olarak- bir ev olduğunu söylüyor. evsizlere sığınak başlıklı metninde barınağın artık imkansız olduğunu belirtiyor. çünkü artık günümüz dünyasında eski evlerin çekilemez oduğunu, modern-işlevsel konutların ise içinde yaşayanlarla hiçbir bağlantısı olmayan "yaşama kutuları" olduğunu ve bu binaların sanki zevksizler için imal edildiğini söylüyor. bu koşullarda da en ağır darbeyi yiyenin yine, seçme şansı olmayanların aldığını dile getirir adorno. evlerin eski konserve kutuları gibi kullanılıp atılacak şeyler olduğunu söylüyor. bu, evle ilgili yorum ve vurguların ardından adorno pasajı bu eserin en akılda kalan en ünlü cümlesi ile bitiriyor: yanlış hayat, doğru yaşanmaz.
adorno, minima moralia'da çıkış noktasının özel alan olduğunu söylüyor. bu özel alan; göçmen aydının özel alanı. ve yaşamın; üretimin anlık bir görünüşü olmadığını söylüyor. çünkü bir makinenin parçalarından başka bir şey olmayan insanların yaşam alanlarında yine de tek bir hadise -ki o hadise üretime tekabül ediyor- yer kaplamamaktadır.
minima moralia'dan bazı cümleler:
"mutlu olup olmadığımızı rüzgarın sesinden anlayabiliriz. mutsuz insana evinin korunaksızlığını anımsatır bu ses; onu kış uykularından, huzursuz düşlerinden uyandırarak. mutlu adam içinse korunmuşluğunun şarkısıdır. öfkeli uğultusunda, artık ona karşı etkisiz olduğunu itiraf eden fısıltıyı da işitir."
"bir" derken aslında beni kastetmek hakaretlerin en örtülüsüdür."
"aşk, farklı olanda benzerlik görme gücüdür."
şiddetle tavsiye edilir, özellikle yanlış hayat seçenlere.