herkesin deli gibi antidepresan kullanmasına karşı söylenen söz.
şimdi feministler zıplayacak deden neneni neden sopayla kovalıyor falan aslında burada bir teşbih var, hata aramayın. amma da depresyon meraklısı bir toplum olduk lan! kimin canı biraz sıkılsa yok "depresyona girdim", yok "bunalıma girdim" diyerek çıkıyor aradan. hayır, anlamadığım bu depresyon ne menem bir şeymiş ki giren girene. çıkanı da görmüş değilim henüz.
yok 22 yaş bunalımı, yok ergenlik bunalımı, yok 27 yaş bunalımı, yok 30 yaş şeysi, yok antropoz, yok menepoz... lan desenize "aklımızı kaybettik de buna bir bahane uyduruyoruz" diye.
şu sıra benim de canım sıkılıyor. çok feci hem de. kalkıp psikologa gitsem sabahtan akşama kadar herkese çektiği muameleyi bana da çekecek. lan iyice dellenip psikiatriste gitsem, beyin tomografisi falan çektirsem yazacak elime bir cipralex gönderecek oradan beni. 1 hafta ruh gibi dolanacağım o sikindirik ilaçların etkisiyle sonra "lan ne yapıyorum ben" deyip atacağım ilacı çöpe, başka ne bekliyorsunuz ki?
hakikaten kovalardı dedem... nenem deseymiş ki "herif ben depresyona girdim", köyün ortasında falakaya yatırırdı yeminle. dedem deseydi nenem de aynısını yapardı feminist arkadaşlar alınmasın.
eski zamanlarda insanların işleri güçleri varmış. bizimkisi gibi masa başı işler de değil. direk kas gücüne dayanan işler. kas gücüne dayandığı için ne depresyona girecek zamanları ne de bunu düşünmeye fırsatları yokmuş bu kimselerin. bedenen yoruldukları için son derece huzurlu uyuyormuş bu insanlar. tamam, bizim böyle bir imkanımız yok, kabul. şehrin ortasında odun kesecek değiliz. ama bir dakika.
diyorum ki bulun bir sevgili, onunla bazı güzel sporlar yapın, göreceksiniz her şey çok güzel olacak. zaten psikolaga da gitseniz ilk sorduğu soru "bir kız arkadaşın var mı?" değil mi. e buyrun o zaman.