yandaşların saldırılarına maruz kalan sanatçı. bir halkın sevgisini almıştır 3 - 5 yalaka çamur atsa da halk biliyor ve bilecektir ki tarih onun gibileri haklı çıkaracaktır.
(bkz: sabah gazetesi'nin sanatçılara saldırması)
yaşayan ve son bakışını üzerimizden eksik etmeyen genç.
son mektubu:
"Sevgili annem, babam ve kardeşlerim
Sizlere bugüne kadar pek sağlıklı mektup yazamadım. Ayrıca konuşma olanağımız ve görüşmemiz de olmadı. Zaten dışarıdayken de birbirimizi anlayacak şekilde konuşamadık. (Bu konuda sizlere karşı büyük oranda hatalı davrandım. Ancak bunu size karşı saygı duymadığım, bu nedenle böyle davrandığım şeklinde yorumlamamanızı dilerim) bu nedenle sizlere anlatacağım, konuşacağım çok
şey var. Ancak olanak yok. Düşüncelerimi bu mektupla anlatmaya çalışacağım. Şu anda ne durumda olacağınızı tahmin ediyorum. Ama çok açıklıkla söylüyorum ki benim moralim çok iyi ve ölümden de korkum yok. Çok büyük bir ihtimalle bu işin ölümle sonuçlanacağını çok iyi biliyorum. Buna rağmen korkuya, yılgınlığa, karamsarlığa kapılmıyorum ve devrimci olduğum, mücadeleye katıldığım için onur duyuyorum. Böyle düşünmem, böyle davranmam, halka ve devrime olan inancımdan gelmektedir. Ölümden korkmadığımı söylemem, yaşamak istemediğim, yaşamaktan bıktığım şeklinde anlaşılmamalı. Elbette ki hayatta olmayı ve mücadele etmeyi arzularım. Ancak karşıma ölüm çıkmışsa, bundan korkmamam, cesaretle karşılamam gerekir. Biliyorsunuz ki bu ceza işlediğim iddia edilen suçtan verilmedi. Asıl amaçlanan böyle bir olayla gözdağı vermek ve mücadeleyi engellemek hedefine dayalıdır. Bu nedenle sizinde bildiğiniz gibi, kendi hukuk kurallarını çiğneyerek bu cezayı verdiler.
Cezaevinde yapılan (neler olduğunu ayrıntılı bir biçimde öğrenirsiniz sanırım) insanlık dışı zulüm altında inletildik. O kadar aşağılık, o kadar canice şeyler gördüm ki, bugünlerde yaşamak bir işkence haline geldi. İşte bu durumda ölüm korkulacak bir şey değil, şiddetle arzulanan bir olay, bir kurtuluş haline geldi. Böyle bir durumda insanın intihar ederek yaşamına son vermesi işten bile değildir. Ancak ben bu durumda irademi kullanarak, ne pahasına olursa olsun yaşamımı sürdürdüm. Hem de ileride bir gün öldürüleceğimi bile bile. Sizlere bunları anlatmamın nedeni yaşamaktan bıktığım ya da meselenin önemini, ciddiyetini kavramadığım gibi yanlış bir düşünceye kapılmamanız içindir. Bütün bu yapılanlar, başımdan geçenler, kinimi binlerce kez daha arttırdı ve mücadele azmimi körükledi. Halka ve devrime olan inancımı yok edemedi. Mücadeleyi sonuna kadar, en iyi bir şekilde yürütmek ve yükseltmekten başka amacım yoktur. Mesele benim açımdan kısaca böyle. Ancak sizin açınızdan daha farklı, daha zor olduğunu biliyorum.
Anne, baba ve evlat arasındaki sevgi çok güçlüdür, kolay kolay kaybolmaz. Ve evlat acısının da sizin için ne derece etkili olacağını biliyorum. Ama ne kadar zor da olsa bu tür duygusal yönleri bir kenara bırakmanızı istiyorum. Şunu bilmenizi ve kabul etmenizi isterim ki, sizin binlerce evladınız var. Bunlardan daha niceleri katledilecek, yaşamlarını yitirecek, ama yok olmayacaklar. Mücadele devam edecek ve onlar mücadele alanlarında yaşayacaklar. Sizlerden istediğim bunu böyle bilmeniz, daha iyi kavramaya çaba göstermenizdir. Zavallı ve çaresiz biriymiş gibi ardımdan ağlamanız beni yaralar. Bu konuda ne kadar güçlü, ne kadar cesur olursanız, beni o kadar mutlu edersiniz. Hepinize özgür ve mutlu yaşam dilerim.
Devrimci selamlar, oğlunuz Erdal."
son mektubu:
"Sevgili annem, babam ve kardeşlerim
Sizlere bugüne kadar pek sağlıklı mektup yazamadım. Ayrıca konuşma olanağımız ve görüşmemiz de olmadı. Zaten dışarıdayken de birbirimizi anlayacak şekilde konuşamadık. (Bu konuda sizlere karşı büyük oranda hatalı davrandım. Ancak bunu size karşı saygı duymadığım, bu nedenle böyle davrandığım şeklinde yorumlamamanızı dilerim) bu nedenle sizlere anlatacağım, konuşacağım çok
şey var. Ancak olanak yok. Düşüncelerimi bu mektupla anlatmaya çalışacağım. Şu anda ne durumda olacağınızı tahmin ediyorum. Ama çok açıklıkla söylüyorum ki benim moralim çok iyi ve ölümden de korkum yok. Çok büyük bir ihtimalle bu işin ölümle sonuçlanacağını çok iyi biliyorum. Buna rağmen korkuya, yılgınlığa, karamsarlığa kapılmıyorum ve devrimci olduğum, mücadeleye katıldığım için onur duyuyorum. Böyle düşünmem, böyle davranmam, halka ve devrime olan inancımdan gelmektedir. Ölümden korkmadığımı söylemem, yaşamak istemediğim, yaşamaktan bıktığım şeklinde anlaşılmamalı. Elbette ki hayatta olmayı ve mücadele etmeyi arzularım. Ancak karşıma ölüm çıkmışsa, bundan korkmamam, cesaretle karşılamam gerekir. Biliyorsunuz ki bu ceza işlediğim iddia edilen suçtan verilmedi. Asıl amaçlanan böyle bir olayla gözdağı vermek ve mücadeleyi engellemek hedefine dayalıdır. Bu nedenle sizinde bildiğiniz gibi, kendi hukuk kurallarını çiğneyerek bu cezayı verdiler.
Cezaevinde yapılan (neler olduğunu ayrıntılı bir biçimde öğrenirsiniz sanırım) insanlık dışı zulüm altında inletildik. O kadar aşağılık, o kadar canice şeyler gördüm ki, bugünlerde yaşamak bir işkence haline geldi. İşte bu durumda ölüm korkulacak bir şey değil, şiddetle arzulanan bir olay, bir kurtuluş haline geldi. Böyle bir durumda insanın intihar ederek yaşamına son vermesi işten bile değildir. Ancak ben bu durumda irademi kullanarak, ne pahasına olursa olsun yaşamımı sürdürdüm. Hem de ileride bir gün öldürüleceğimi bile bile. Sizlere bunları anlatmamın nedeni yaşamaktan bıktığım ya da meselenin önemini, ciddiyetini kavramadığım gibi yanlış bir düşünceye kapılmamanız içindir. Bütün bu yapılanlar, başımdan geçenler, kinimi binlerce kez daha arttırdı ve mücadele azmimi körükledi. Halka ve devrime olan inancımı yok edemedi. Mücadeleyi sonuna kadar, en iyi bir şekilde yürütmek ve yükseltmekten başka amacım yoktur. Mesele benim açımdan kısaca böyle. Ancak sizin açınızdan daha farklı, daha zor olduğunu biliyorum.
Anne, baba ve evlat arasındaki sevgi çok güçlüdür, kolay kolay kaybolmaz. Ve evlat acısının da sizin için ne derece etkili olacağını biliyorum. Ama ne kadar zor da olsa bu tür duygusal yönleri bir kenara bırakmanızı istiyorum. Şunu bilmenizi ve kabul etmenizi isterim ki, sizin binlerce evladınız var. Bunlardan daha niceleri katledilecek, yaşamlarını yitirecek, ama yok olmayacaklar. Mücadele devam edecek ve onlar mücadele alanlarında yaşayacaklar. Sizlerden istediğim bunu böyle bilmeniz, daha iyi kavramaya çaba göstermenizdir. Zavallı ve çaresiz biriymiş gibi ardımdan ağlamanız beni yaralar. Bu konuda ne kadar güçlü, ne kadar cesur olursanız, beni o kadar mutlu edersiniz. Hepinize özgür ve mutlu yaşam dilerim.
Devrimci selamlar, oğlunuz Erdal."
(bkz: yanlış anlama)
evinde tüp bulundurmaktan korkanların abarttığı felakettir.
çernobilde milyonlar zarar görmüş, ölmüş. fukuşima'da doğa falan bir şey olmamıştı ki.
tüp dü onlar piknik tüpü.
çernobilde milyonlar zarar görmüş, ölmüş. fukuşima'da doğa falan bir şey olmamıştı ki.
tüp dü onlar piknik tüpü.
protestan papazın fetö'den tutuklanması haberinden sonra ak parti'nin ne kadar sağlam örgütlendiğinin göstergesidir.
hoca efendi demeyenlere kızmalar, şarkı festivallerinde gel ne olur falan demeler, biz kandırıldık ifadeleri falan hep bundan yani.
hoca efendi demeyenlere kızmalar, şarkı festivallerinde gel ne olur falan demeler, biz kandırıldık ifadeleri falan hep bundan yani.
ismi ile büyük uyumlu bir gazetedir.
ak partiye yakınlığı tartışılmaz yani.
ak partiye yakınlığı tartışılmaz yani.
insanları kandırma işidir.
dolandırıcılar büyük işler çevirene kadar sevilmezler, şerefsiz falan derler bu adamlara.
sonra onlar işi büyütür büyük dolandırıcılık yaparlar. o zaman beyfendi olurlar, efendi olurlar.... çok şey olurlar.
dolandırıcılar büyük işler çevirene kadar sevilmezler, şerefsiz falan derler bu adamlara.
sonra onlar işi büyütür büyük dolandırıcılık yaparlar. o zaman beyfendi olurlar, efendi olurlar.... çok şey olurlar.
yasa dışı olan parayı yasal hale getirmek işidir.
nasıl olduğunu, nasıl yapıldığını hiç bir zaman anlayamadım.
nasıl olduğunu, nasıl yapıldığını hiç bir zaman anlayamadım.
italya'da pek iyi bilinmediği düşünülen kişi.
kendisi babası adına ünivresite varken orada okumayı tercih etmiştir oysa. sonra yok kara para aklama yok, dolandırıcılık tövbe tövbe.
koskoca ülkenin cumhurbaşkanının koskoca oğlu için yakışıksız şeyler bunlar. italyayı acayip kınıyorum. kınıyorum. kınadım... birilerinin durumun hiç de öyle olmadığını, bilal'in son derece dürüst ve çalışkan bir işadamı olduğunu italyan makamlarına bilal'e anlatır gibi anlatması gerekmektedir.
kendisi babası adına ünivresite varken orada okumayı tercih etmiştir oysa. sonra yok kara para aklama yok, dolandırıcılık tövbe tövbe.
koskoca ülkenin cumhurbaşkanının koskoca oğlu için yakışıksız şeyler bunlar. italyayı acayip kınıyorum. kınıyorum. kınadım... birilerinin durumun hiç de öyle olmadığını, bilal'in son derece dürüst ve çalışkan bir işadamı olduğunu italyan makamlarına bilal'e anlatır gibi anlatması gerekmektedir.
türkiye'de var olduğu iddia edilen tek vesayettir.
http://odatv.com/referanduma-hayir-1012161200.html
http://odatv.com/referanduma-hayir-1012161200.html
kapanma kararını açıklamış olan mekan.
(bkz: uçanev)
hakkında yakalama kararı olan israilli askerlerin de beraat etmesi ile hepten kapanmış olan davanın olayıdır.
ölenler niyazi olmuştur. ne demişti cumhurbaşkanı. ben mi dedim size gidin diye.
ölenler niyazi olmuştur. ne demişti cumhurbaşkanı. ben mi dedim size gidin diye.
grup kızılırmak'ın gidenlerin ardından isimli albümünde yer alan avusturya işçi marşının girişinde okunan sözlerin girişidir.
dosta güven düşmana korku salar.
ve cellat irkildi yatağında bir gece
tanrım dedi bu ne zor bilmece
öldükçe çoğalıyor adamlar
ben tükenmekteyim öldürdükçe.
dosta güven düşmana korku salar.
ve cellat irkildi yatağında bir gece
tanrım dedi bu ne zor bilmece
öldükçe çoğalıyor adamlar
ben tükenmekteyim öldürdükçe.
grup kızılırmak'ın da yorumladığı marştır.
ve cellat irkildi yatağında bir gece
tanrım dedi bu ne zor bilmece
öldükçe çoğalıyor adamlar
ben tükenmekteyim öldürdükçe.
ve cellat irkildi yatağında bir gece
tanrım dedi bu ne zor bilmece
öldükçe çoğalıyor adamlar
ben tükenmekteyim öldürdükçe.
tecavüzcüyü aklamak için çaba harcayanların haberdar olması gereken yazıdır.
peki onlar haberdar olur mu?
peki onlar haberdar olur mu?
bir pir deyişidir.
yol gösterir.
ama şu
"mazlumları bir katara dizelim
zalımların sarayını bozalım
yıkalım bakalım nice olursa olsun"
bölümünü tamamen uygulamamak lazım.
zalımların sarayını yıkmayalım. onu üniversiteye devredelim gelecek nesillere bilim bilen, bilim işleyen insanlar yetişsin.
yol gösterir.
ama şu
"mazlumları bir katara dizelim
zalımların sarayını bozalım
yıkalım bakalım nice olursa olsun"
bölümünü tamamen uygulamamak lazım.
zalımların sarayını yıkmayalım. onu üniversiteye devredelim gelecek nesillere bilim bilen, bilim işleyen insanlar yetişsin.
katledenlerin yok olup gideceğini adlarının hınzır paşa gibi anılacağını ispat eden pir.
günümüz hınzırlarının paşalıklarının bitiminde nasıl anılacaklarını da öğretmiş olan abdal.
(bkz: ey yezid sen neden yeldin karşıma)
günümüz hınzırlarının paşalıklarının bitiminde nasıl anılacaklarını da öğretmiş olan abdal.
(bkz: ey yezid sen neden yeldin karşıma)
yüzyıllardır halkların ve haklıların dilden dile aktardığı ve inatla söylenen sözdür.
pir sultan abdalların sözüdür.
birgün mahşer olur divan kurulur
suçlu suçsuz varsa orda bulunur
piri olmayanlara an'da bilinir
dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
pir sultan abdalların sözüdür.
birgün mahşer olur divan kurulur
suçlu suçsuz varsa orda bulunur
piri olmayanlara an'da bilinir
dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
rte'nin göz kırptığı örgüttür.
onlarda açmış kucaklarını türkiye'yi bekliyorlardı zaten.
onlarda açmış kucaklarını türkiye'yi bekliyorlardı zaten.
kışın sıcak kalmak amaçlı giyilen bir giysi.
milli irade, seçim, seçilmişlik, demokrasi derken gerçekleşen durumdur.
üniversitede oy kullanma hakkına sahip olmuş kişilere yok siz seçmeyi bilmiyorsunuz demektir.
üniversitede oy kullanma hakkına sahip olmuş kişilere yok siz seçmeyi bilmiyorsunuz demektir.
15 temmuz anısına ağlaya ağlaya koşulacak maratondur.