amerikalı ünlü blues şarkıcısı. genellike tabiri caizse motorcu müzikleri yapar. hatta çoğu şarkısında varsa bir motorunuz atlayıp gezesiniz gelir.
oteriteler bakımından çoğu kez yüzyılın en büyük müzisyeni olarak kabul edilmiştir. müzik kariyeri boyunca 60 küsür albüm çıkarmıştır.
linkin park ın gazmı gaz bir şarkısı. sözleri şu şekildedir;
i am a little bit of loneliness a little bit of disregard
handful of complaints but i cant help the fact that everybody can see
these scars
i am what i want you to want what i want you to feel
but it`s like no matter what i do, i can`t convince you, to just believe
this is real
so i let go, watching you, turn your back like you always do
face away and pretend that i`m not
but i`ll be here cause you want what i`ve got
[chorus]
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(time won`t heal this damage anymore)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
i am a little bit insecure a little unconfident
cause you don`t understand i do what i can but sometimes i don`t make
sense
i say what you never wanna say but i`ve never had a doubt
it`s like no matter what i do i can`t convince you for once just to hear
me out
so i let go watching you turn your back like you always do
face away and pretend that i`m not
but i`ll be here cause you are all that i`ve got
[chorus]
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(time won`t heal this damage anymore)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(now)
(hear me out now)
(you`re gonna listen to me, like it or not)
(right now)
(hear me out now)
(you`re gonna listen to me, like it or not)
(right now)
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
[chorus]
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(time won`t heal this damage anymore)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
[chorus]
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(time won`t heal this damage anymore)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
i can`t feel
i won`t be ignored
time won`t heal
don`t turn your back on me
i won`t be ignored
i am a little bit of loneliness a little bit of disregard
handful of complaints but i cant help the fact that everybody can see
these scars
i am what i want you to want what i want you to feel
but it`s like no matter what i do, i can`t convince you, to just believe
this is real
so i let go, watching you, turn your back like you always do
face away and pretend that i`m not
but i`ll be here cause you want what i`ve got
[chorus]
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(time won`t heal this damage anymore)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
i am a little bit insecure a little unconfident
cause you don`t understand i do what i can but sometimes i don`t make
sense
i say what you never wanna say but i`ve never had a doubt
it`s like no matter what i do i can`t convince you for once just to hear
me out
so i let go watching you turn your back like you always do
face away and pretend that i`m not
but i`ll be here cause you are all that i`ve got
[chorus]
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(time won`t heal this damage anymore)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(now)
(hear me out now)
(you`re gonna listen to me, like it or not)
(right now)
(hear me out now)
(you`re gonna listen to me, like it or not)
(right now)
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
[chorus]
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(time won`t heal this damage anymore)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
[chorus]
(i can`t feel the way i did before)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
(time won`t heal this damage anymore)
(don`t turn your back on me)
(i won`t be ignored)
i can`t feel
i won`t be ignored
time won`t heal
don`t turn your back on me
i won`t be ignored
kısa ve gösterişsiz yazı tarzıyla bilinen amerikalı yazar. 1. dünya savaşına katıldı. burada ağır şekilde yaralandı ve hastanede bu olay üzerine `a farewell to arms` adlı romanını yazdı. en önemli eseri `çanlar kimin için çalıyor` dur.
konuşmasını daha inandırıcı hale getirmek için bazı insanların kullandığı şey. çoğunluka yalan söylüyordur bunlar.
iğrenç bir durumdur. kepçe olmayan adamı kepçe yapmaya uğraşır gibi bir hal alır. insanda birazda üst tarafları kes tarzı bir şikayet oluşur.
`george thorogood` un gaz mı gaz bir şarkısı. sözleri şu şekildedir;
on the day i was born, the nurses all gathered `round
and they gazed in wide wonder, at the joy they had found
the head nurse spoke up, and she said leave this one alone
she could tell right away, that i was bad to the bone
bad to the bone
bad to the bone
b-b-b-b-bad to the bone
b-b-b-b-bad
b-b-b-b-bad
bad to the bone
i broke a thousand hearts, before i met you
i`ll break a thousand more baby, before i am through
i wanna be yours pretty baby, yours and yours alone
i`m here to tell ya honey, that i`m bad to the bone
bad to the bone
b-b-b-bad
b-b-b-bad
b-b-b-bad
bad to the bone
i make a rich woman beg, i`ll make a good woman steal
i`ll make an old woman blush, and make a young woman squeal
i wanna be yours pretty baby, yours and yours alone
i`m here to tell ya honey, that i`m bad to the bone
b-b-b-b-bad
b-b-b-b-bad
b-b-b-b-bad
bad to the bone
**and when i walk the streets kings and queens step aside
every woman i meet they all stay satisfied
i wanna tell ya pretty baby well ya see i make my own
i`m here to tell ya honey that i`m bad to the bone
bad to the bone b-b-b-b-bad b-b-b-bad b-b-b-bad bad to the bone
on the day i was born, the nurses all gathered `round
and they gazed in wide wonder, at the joy they had found
the head nurse spoke up, and she said leave this one alone
she could tell right away, that i was bad to the bone
bad to the bone
bad to the bone
b-b-b-b-bad to the bone
b-b-b-b-bad
b-b-b-b-bad
bad to the bone
i broke a thousand hearts, before i met you
i`ll break a thousand more baby, before i am through
i wanna be yours pretty baby, yours and yours alone
i`m here to tell ya honey, that i`m bad to the bone
bad to the bone
b-b-b-bad
b-b-b-bad
b-b-b-bad
bad to the bone
i make a rich woman beg, i`ll make a good woman steal
i`ll make an old woman blush, and make a young woman squeal
i wanna be yours pretty baby, yours and yours alone
i`m here to tell ya honey, that i`m bad to the bone
b-b-b-b-bad
b-b-b-b-bad
b-b-b-b-bad
bad to the bone
**and when i walk the streets kings and queens step aside
every woman i meet they all stay satisfied
i wanna tell ya pretty baby well ya see i make my own
i`m here to tell ya honey that i`m bad to the bone
bad to the bone b-b-b-b-bad b-b-b-bad b-b-b-bad bad to the bone
bazen çok komik olabilecek hadisedir.
- ahhh selma teyze ahhh.
- ne oldu?
- ahhhh selma teyze ahhhh. sen oğlunu ıspartalara sevgili bulsun o cafe senin bu cafe benim dolassın diye mi yolladın. şimdi mesaj çekiyom nerdesin annen özledi baban, bacın özledi gel diye 7 tane kızla oturuyorum diyo. ben böyle terbiyesizlik görmedim. ben sizin yerinize olsam izmir`e geldimi eve sokmam onu.
- haklısın oğlum hepten unuttu bizi artık.
- öyle vallahi öyle bizi de unuttu. sen oğlun doktor olacak diye seviniyordun selma teyze bak elin kızı geldi aldı oglunu.
- vermemm oglumu.
- sen vermezsin ama elin kızı gelir alır işte böyle selma teyze.
- ay kötü oldum
- siz merak etmeyin selma teyzecim ben bu işe el atıyorum.
- sağol olum. sana güveniyorum.
- ahhh selma teyze ahhh.
- ne oldu?
- ahhhh selma teyze ahhhh. sen oğlunu ıspartalara sevgili bulsun o cafe senin bu cafe benim dolassın diye mi yolladın. şimdi mesaj çekiyom nerdesin annen özledi baban, bacın özledi gel diye 7 tane kızla oturuyorum diyo. ben böyle terbiyesizlik görmedim. ben sizin yerinize olsam izmir`e geldimi eve sokmam onu.
- haklısın oğlum hepten unuttu bizi artık.
- öyle vallahi öyle bizi de unuttu. sen oğlun doktor olacak diye seviniyordun selma teyze bak elin kızı geldi aldı oglunu.
- vermemm oglumu.
- sen vermezsin ama elin kızı gelir alır işte böyle selma teyze.
- ay kötü oldum
- siz merak etmeyin selma teyzecim ben bu işe el atıyorum.
- sağol olum. sana güveniyorum.
avustralyalı hard rock grubu. dünyanın en iyi gruplarından biri olarak kabul edilir. back in black dünya çapında 42 milyon kopya satmıştır.
belediye otobüslerinin anası. ege üniversitesi`nin sembolü adına siteler açılmış otobüs hattıdır.
genelde alt yazılardaki senkranizasyon problemi ile ilgili olarak interneten habire yeni altyazılar indirildiği için gerçekleşen durum.
1970 ankara doğumludur. ankara üniversitesi hukuk mezunudur. cem uzan`la birlikte genç parti`nin kuruluşunda yer almış, tekirdağ il başkanlığı ve 22.dönem milletvekili adaylığından sonra genç parti genel başkan yardımcısı olmuştur. cem uzan`ın malvarlığına tmsf tarafından el konulunca tekirdağ`da avukatlığa devam etmiştir.
ikinci yeni`nin dört atlısından biri. en münzevisi. `belki de asıl ustalık budur / her zaman acemi olmayı bilmek` dizesindeki gibi her zaman acemi olmayı başarabilmiş bir şairdir.
bir murat uyurkulak romanı. `devrim vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi` gibi bir cümleyle başlar ve aynı güzellikte devam eder. bir intikam romanıdır.
ahmet muhip dranas`ın nefis bir şiiri. geçmiş güzel zamanlara özlemi anlatır. kayıp zamanın izinde yürür.
`hoyrattır bu akşamüstüler daima.
gün saltanatıyla gitti mi bir defa
yalnızlığımızla doldurup her yeri
bir renk çığlığı içinde bahçemizden,
bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan
lavanta çiçeği kokan kederleri;
hoyrattır bu akşamüstüler daima.
dalga dalga hücum edip pişmanlıklar
unutuşun o tunç kapısını zorlar
ve ruh, atılan oklarla delik deşik;
işte, doğduğun eski evdesin birden
yolunu gözlüyor lamba ve merdiven,
susmuş ninnilerle gıcırdıyor beşik
ve cümle yitikler, mağlûplar, mahzunlar...
söylenmemiş aşkın güzelliğiyledir
kağıtlarda yarım bırakılmış şiir;
insan, yağmur kokan bir sabaha karşı
hatırlar bir gün bir camı açtığını,
duran bir bulutu, bir kuş uçtuğunu,
çöküp peynir ekmek yediği bir taşı...
bütün bunlar aşkın güzelliğiyledir.
aşklar uçup gitmiş olmalı bir yazla
halay çeken kızlar misali kolkola.
ya sizler! ey geçmiş zaman etekleri,
ihtiyaç ağaçlı, kuytu bahçelerden
ayışığı gibi sürüklenip giden;
geceye bırakıp yorgun erkekleri
salınan etekler fısıltıyla, nazla.
ebedi âşığın dönüşünü bekler
yalan yeminlerin tanığı çiçekler
artık olmayacak baharlar içinde.
ey, ömrün en güzel türküsü aldanış!
aldan, geçmiş olsa bile ümitsiz kış;
her garipsi ayak izi kar içinde
dönmeyen âşığın serptiği çiçekler.
ya sen! ey sen! esen dallar arasından
bir parıltı gibi görünüp kaybolan
ne istersin benden akşam saatinde?
bir gülüşü olsun görülmemiş kadın,
nasıl ölümsüzsün aynasında aşkın;
hatıraların bu uyanma vaktinde
sensin hep, sen, esen dallar arasından.
ey unutuş! kapat artık pencereni,
çoktan derinliğine çekmiş deniz beni;
çıkmaz artık sular altından o dünya.
bir duman yükselir gibidir kederden
macerası çoktan bitmiş o şeylerden.
amansız gecenle yayıl dört yanıma
ey unutuş! kurtar bu gamlardan beni.`
`hoyrattır bu akşamüstüler daima.
gün saltanatıyla gitti mi bir defa
yalnızlığımızla doldurup her yeri
bir renk çığlığı içinde bahçemizden,
bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan
lavanta çiçeği kokan kederleri;
hoyrattır bu akşamüstüler daima.
dalga dalga hücum edip pişmanlıklar
unutuşun o tunç kapısını zorlar
ve ruh, atılan oklarla delik deşik;
işte, doğduğun eski evdesin birden
yolunu gözlüyor lamba ve merdiven,
susmuş ninnilerle gıcırdıyor beşik
ve cümle yitikler, mağlûplar, mahzunlar...
söylenmemiş aşkın güzelliğiyledir
kağıtlarda yarım bırakılmış şiir;
insan, yağmur kokan bir sabaha karşı
hatırlar bir gün bir camı açtığını,
duran bir bulutu, bir kuş uçtuğunu,
çöküp peynir ekmek yediği bir taşı...
bütün bunlar aşkın güzelliğiyledir.
aşklar uçup gitmiş olmalı bir yazla
halay çeken kızlar misali kolkola.
ya sizler! ey geçmiş zaman etekleri,
ihtiyaç ağaçlı, kuytu bahçelerden
ayışığı gibi sürüklenip giden;
geceye bırakıp yorgun erkekleri
salınan etekler fısıltıyla, nazla.
ebedi âşığın dönüşünü bekler
yalan yeminlerin tanığı çiçekler
artık olmayacak baharlar içinde.
ey, ömrün en güzel türküsü aldanış!
aldan, geçmiş olsa bile ümitsiz kış;
her garipsi ayak izi kar içinde
dönmeyen âşığın serptiği çiçekler.
ya sen! ey sen! esen dallar arasından
bir parıltı gibi görünüp kaybolan
ne istersin benden akşam saatinde?
bir gülüşü olsun görülmemiş kadın,
nasıl ölümsüzsün aynasında aşkın;
hatıraların bu uyanma vaktinde
sensin hep, sen, esen dallar arasından.
ey unutuş! kapat artık pencereni,
çoktan derinliğine çekmiş deniz beni;
çıkmaz artık sular altından o dünya.
bir duman yükselir gibidir kederden
macerası çoktan bitmiş o şeylerden.
amansız gecenle yayıl dört yanıma
ey unutuş! kurtar bu gamlardan beni.`
agos gazetesi`nin suikast sonucu yaşamını yitiren genel yayın yönetmeni. bu memleketin vicdanındaki derin yaralardan biri. `biliyorum ki, bu ülkede insanlar güvercinlere dokunmazlar derken, bu ülkenin hiç öyle eskisi gibi olmadığını gözardı etmiş kişi. hem türk tarafındaki, hem de ermeni tarafındaki faşistlerin lincine maruz kalmış, kendini her iki tarafa da anlatamamıştır. ama biz onu gayet iyi anladık.
nazım hikmet`in bir şiiriyle anmak gerek:
`bu yıl uzunca sürdü pastırma yazı
dut ağaçları sarardıysa da
incirler hala yeşil
mürettip refik`le sütçü yorgi`nin
ortanca kızı çıkmışlar akşam piyasasına
parmakları birbirine dolanmış
bakkal karabet`in ışıkları yanmış
affetmedi bu ermeni vatandaş
kürt dağlarında babasının kesilmesini
fakat seviyor seni, çünkü sen de affetmedin
bu karayı sürenleri türk halkının alnına`
`akşam gezintisi` şiirinden.
nazım hikmet`in bir şiiriyle anmak gerek:
`bu yıl uzunca sürdü pastırma yazı
dut ağaçları sarardıysa da
incirler hala yeşil
mürettip refik`le sütçü yorgi`nin
ortanca kızı çıkmışlar akşam piyasasına
parmakları birbirine dolanmış
bakkal karabet`in ışıkları yanmış
affetmedi bu ermeni vatandaş
kürt dağlarında babasının kesilmesini
fakat seviyor seni, çünkü sen de affetmedin
bu karayı sürenleri türk halkının alnına`
`akşam gezintisi` şiirinden.
yaşayan en iyi türk şairlerinden biri. şairlerin en abisidir, eskişehirlidir. pazartesi günleri birgün gazetesinde yazılarına rastlanabilir.
sis isimli bir şiirini paylaşalım:
iki şehri var gecenin, biri gözümde
tütüyor, birinin dumanı üstünde yağmur
gibi çöken siste, bana bu uykusuz
şehri niye bıraktın, göze alamadığım
bir şehrin yerine bütün şehirlerdesin,
gece değil istediğin hayli karanlık
bakışlı bir şehrin gözleriyle çarpışmak
hevesindesin! gözlerini anlıyorum henüz
bağışlayabileceği gözleriyle çarpışmadı kimsenin;
gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnız
göze alamadığımız yakınlıklar da acıtır,
ve gözleri ancak gözler bağışlayabilir,
öyle acıyor ki gözlerim kim bağışlayacak,
sis değil, uykusuzluk değil, iki uzak
şehir gibi ayrılıktan kavuşmuyor gözlerim :
biri hepimizle gözgöze gibi hala uykusuz,
biri sis içinde kirpiklerine kadar açık,
bu sessizliği kim bıraktıysa, göremiyorum
konuşkan gözlerinde tek sözcük bile,
gözlerimiz birbirine değmiyor gecenin iki şehrinde
kimsenin kimseye gözü değmiyorsa, şiir niye ?
sis isimli bir şiirini paylaşalım:
iki şehri var gecenin, biri gözümde
tütüyor, birinin dumanı üstünde yağmur
gibi çöken siste, bana bu uykusuz
şehri niye bıraktın, göze alamadığım
bir şehrin yerine bütün şehirlerdesin,
gece değil istediğin hayli karanlık
bakışlı bir şehrin gözleriyle çarpışmak
hevesindesin! gözlerini anlıyorum henüz
bağışlayabileceği gözleriyle çarpışmadı kimsenin;
gözlerimizi uzaklıklar değil ki yalnız
göze alamadığımız yakınlıklar da acıtır,
ve gözleri ancak gözler bağışlayabilir,
öyle acıyor ki gözlerim kim bağışlayacak,
sis değil, uykusuzluk değil, iki uzak
şehir gibi ayrılıktan kavuşmuyor gözlerim :
biri hepimizle gözgöze gibi hala uykusuz,
biri sis içinde kirpiklerine kadar açık,
bu sessizliği kim bıraktıysa, göremiyorum
konuşkan gözlerinde tek sözcük bile,
gözlerimiz birbirine değmiyor gecenin iki şehrinde
kimsenin kimseye gözü değmiyorsa, şiir niye ?
ikinci yeni`nin dört atlısından biri. en şehirlisi. cemal süreya`ya göre fazla şiirden ölmüştür.
ikinci yeni`nin dört atlısından biri. en moru. çiçeksiz bir çiçekçi dükkanından demet demet şiirler armağan etmiştir türk şiirine.
derviş zaim`in unutulmaz filmi, tabutta rövaşata`dan aynı güzellikteki bir replik.
yabani, vahşi. ilkel ortamda yetişmiş kişi ve bitkidir.
goran dukic filmidir. türkçeye bilekkesenler diye çevrilmiştir. basit ama bir o kadar da dolu bir filmdir. intihar edenlerin dünyası anlatılır. müzikleriyle ve görüntüleriyle izlenesi, içinde mucizeleri barındıran, insanın kendisini içinde hissedebiliceği filmdir.
tomris uyarı` ın `yky`den çıkan öykü kitaplarından biridir. 8 öyküden oluşur.
yaprakları tüysüz, sert sardunya türüdür. çoğunlukla balkonlarda bulunan sardunya çeşidir.
ing. ölünün ruhu için okutulan dua, ilahi demektir.