çağatay akman'ın "çek kafaları da yarasın" şarkısında geçen bir cümle. "Çek kafaları da yarasın, Yarası olan varsa bizi arasın, Var sözlerimin bir manası, Gelip liriklerimi çalasın" şeklinde.
"yaşanmakta olan durumdan, işten ya da ilişkilerden ötürü herhangi bir menfaati olmadığı"nı belirtmek için söylenen cümle.
antik dünyanın eğlence, toplanma ve dövüş izleme alanı.
forte olanı için toplatma kararı çıkarılmış olan ilaç.
en iyi niyetli hali ile yeni neslin eski hataları yapmaması için yapılan iştir. ancak kimi bunaklar bu işi bir ego tatmini kıvamına getirirler ve iş amacından sapar.
eski zamanların bugünlerden çok daha zorlu ve çetin olduğunu anlatmak için söylenen cümle. kimi zaman kabak tadı vermiyor değil. özellikle gençlere öğüt vermek işinin bokunu çıkaran kişilerden duyulduğunda ömür törpüsü olabiliyor.
ev ne kadar temizlenirse temizlensin bir yerlerde toz olabileceği kaygısı ile yapılan iştir. işten yorgun argın eve gelmişsinizdir, ayaklarınızı yıkamışsınızdır, nemli ayaklarla toz toplamak yerine terlik giymek gerçekten de evladır. hem insanı rahat da ettirir.
ikinci el otomobil alındığında ilk yapıldığına tanık olunan işlerden biri. artık bu işi yapan kişiler böyle yaparak yeni bir araba aldım hissi mi yaşamayı amaçlıyor ya da eşlerinin gönüllerini bunlarla mı hoş etmeye çalışıyor bilemiyorum ama otomobile değer katan işlerden biridir nihayetinde.
annelerin periyodik olarak birkaç yılda bir kendilerine edindikleri iş. haksız da sayılmazlar. koltuklar aşırı kirlenmiştir, sigaradan dolayı bir yeri yanmıştır ya da sürekli oturup kalkmaktan dolayı yıpranmışlardır. yeni koltuk alıp tonla para dökmektense ekonomiktir. renk farklı olduğu için eve yeni koltuk alınmış hissi de katar. özetle mantıklı bir harekettir.
(bkz: otomobil koltuk kılıflarını değiştirmek)
(bkz: otomobil koltuk kılıflarını değiştirmek)
kimi zaman evi adam etmektir. sıkış tıkış birbirilerine yapıştırılmış olan koltukların arasını açarak evi feraha kavuşturmaktır.
(bkz: koltukların kılıfını değiştirmek)
(bkz: koltukların kılıfını değiştirmek)
sözlüğü dışarıdan takip eden platonik insanın "yeter artık" demesidir.
denizli'ye özgü olan, diğer adı denizli güvercini olan bir tür. son yıllarda popülasyonu oldukça azalmıştır. akıllı bir güvercin türüdür. hafızası oldukça kuvvetlidir. diğer güvercin türlerine göre daha küçük sürüler halinde yaşarlar.
(bkz: azman güvercin)
dengesiz olarak gereğinden fazla büyümüş ve gelişmiş olan canlıları ifade eden kelime.
(bkz: azman güvercin)
(bkz: azman güvercin)
(bkz: olsa da yesek)
argoda bir erkek ile bir kadının sevgili olma yolunda olan süreci tamamlaması.
(bkz: mercimeği fırına vermek)
(bkz: mercimeği fırına vermek)
(bkz: işi pişirmek)
insanın nabzı ve kan basıncını baz alarak çalışan ancak yanıltılabildiğinden soruşturmalarda kullanılmayan alet.
(bkz: yalan makinesi)
sürekli yemek yiyen, sürekli sinirli olan asabi bir karakter.
sarı kafalı, kısa boylu ve her daim güler yüzlü çizgi karakter.
anonim bir halk türküsü. sözleri;
Bir taş attım pencereye tık dedi
Anası çıktı kızım evde yok dedi vay vay
İnanmazsan gel yukarı bak dedi
Armut dalda kız balkonda sallanır vay vay
Şeker yemiş dudakları ballanır vay vay
Atalım mı arap kızı atalım mı vay vay
Senin için onbeş sene yatalım mı vay vay
Rakıyı da şaraba katalım mı vay vay
Demirciler demir döğer ocakta
Şimdi ki kızlar ne hoş olur kucakta vay vay-2
Öpüşürken yemek yandı ocakta
Armut dalda kız balkonda sallanır vay vay
Şeker yemiş dudakları ballanır vay vay
Atalım mı arap kızı atalım mı vay vay
Senin için onbeş sene yatalım mı vay vay
Rakıyı da şaraba katalım mı vay vay
Demirciler demir döğer tunç olur
Altın yüzük parmağıma güç olur vay vay-2
Sevip sevip ayrılması geç olur
Armut dalda kız balkonda sallanır vay vay
Şeker yemiş dudakları ballanır vay vay
Atalım mı arap kızı atalım mı vay vay
Senin için onbeş sene yatalım mı vay vay
Rakıyı da şaraba katalım mı vay vay
Bir taş attım pencereye tık dedi
Anası çıktı kızım evde yok dedi vay vay
İnanmazsan gel yukarı bak dedi
Armut dalda kız balkonda sallanır vay vay
Şeker yemiş dudakları ballanır vay vay
Atalım mı arap kızı atalım mı vay vay
Senin için onbeş sene yatalım mı vay vay
Rakıyı da şaraba katalım mı vay vay
Demirciler demir döğer ocakta
Şimdi ki kızlar ne hoş olur kucakta vay vay-2
Öpüşürken yemek yandı ocakta
Armut dalda kız balkonda sallanır vay vay
Şeker yemiş dudakları ballanır vay vay
Atalım mı arap kızı atalım mı vay vay
Senin için onbeş sene yatalım mı vay vay
Rakıyı da şaraba katalım mı vay vay
Demirciler demir döğer tunç olur
Altın yüzük parmağıma güç olur vay vay-2
Sevip sevip ayrılması geç olur
Armut dalda kız balkonda sallanır vay vay
Şeker yemiş dudakları ballanır vay vay
Atalım mı arap kızı atalım mı vay vay
Senin için onbeş sene yatalım mı vay vay
Rakıyı da şaraba katalım mı vay vay
(bkz: bir taş attım pencereye)