(bkz: hastane cafeteryası)
namı diğer at arabası tekerleği. insanlığın ilk kullandığı tekerleklerden biridir. nice antik savaş, ilkel tarım ve göç görmüştür.
(bkz: tahta tekerlekler)
(bkz: tahta tekerlekler)
(bkz: tahta tekerlek)
güneşlik perde olarak da bilinen, dışarıdan içerinin gözükmesinin önüne geçtiği gibi dışarıdan içeriye ışığı da geçiren kullanışlı bir perde türü.
(bkz: tül perde)
(bkz: sürahi nine)
zeytinyağı üreticilerinin, evde kendi birasını kendi yapanların, kısacası şişe ile üretim faaliyeti içerisinde bulunan kişilerin yoğun olarak kullandıkları bir aparat. şişeleri baş aşağı asma olanağı bulunduğundan şişelerin sürekli olarak temiz kalmasını sağladığı için, ayrıca alandan tasarruf sağladığı için kolaylık sağlamaktadır.
(bkz: şişe ağacı)
sırf laf olsun diye söylenen, ortamda belirli bir samimiyet olmadığı halde ortamın ciddiyetini bozan ve laçkalaştıran ve yine ortamı ilginç bir ruh haline büründüren sözlerin tümüdür.
(bkz: hocam istediğimiz sorudan başlayabilir miyiz)
(bkz: hocam istediğimiz sorudan başlayabilir miyiz)
(bkz: dışavurumculuk)
eskilere dair hatırlanan masum unsurlardan biri.
adı üzerinde olduğu gibi nemli ve sulak yerlerde yaşayan, anavatanı uzakdoğu asya olan, mısır ve türkiye gibi ülkelerin sulak alanlarında da yaşayan bir yaban kedisi türü. uzunluğu 70 cm'ye kadar varabilmektedir. ebatına göre kuyruğu kısa olan bir canlıdır.
(bkz: sazlık kedisi)
dış nesnelerden ziyade sanatçının içsel dünyasını öne çıkarmasını savunan akım.
(bkz: dışavurumculuk)
bir görevlinin kendi görevi olan işi yapmamak için uydurduğu bahanelere verilen ad. maalesef yurdum insanının genel olarak iletişim hali. böyle yapınca kendinin ve yaptığı işin değerli olduğu mesajını vermeyi ve kendini ağırdan satmayı pek bir sever milletimiz.
bir işi yokuşa sürmek, olabilecek işi olmaz hale getirmek, bir insana bir konuda engel olmak gibi anlamlara gelen söz öbeği.
(bkz: yokuş yapmak)
(bkz: yokuş yapmak)
(bkz: pürüz çıkarmak)
bir nasrettin hoca fıkrasıdır. hoca bir gün pazara giderken çocuklar kendisine düdük ısmarlar. akşam vakti hoca pazardan döndüğünde çocuklardan sadece para verene düdüğü verir. diğer çocuklar bizim düdüklerimiz nerede diye sorduğunda hoca da iş bu başlığı cevap olarak söyler.
babanın hizmetçisi mi var sözünün ziyadesi ile hak eden işletmeci sloganı.
(bkz: paşaya kelle yetiştirmek)