kopyanın nerede çekildiğine göre değişen cezalar yığını. cezası üniversitede farklı, lisede farklı oluyor. tabi ahiret sınavında kopya çekmek mümkün olmuyor. neyse, dağıtmayayım efendim. üniversitede bir haftadan bir aya kadar okuldan uzaklaştırma cezası uygulanıyordu en son.
son yıllarda türkiye'de sayısı çokça artan, böyle olmasıyla da sevindiren santrallerdir. bakım maliyetlerinin düşük olması, kaynağının güneş yerinde durduğu müddetçe sonsuz ve çevreci olması, fosil yakıt tüketimini azaltması gibi güzel huyları vardır.
(bkz: güneş enerjisi santrali)
alışmayan bir kişi için zor olan bisiklet. pedalı geriye çevirdiğiniz an keskin bir fren sistemi bulunurdu. bilmeyen birinin takla atması bile mümkün bunda.
karşıdaki kişi boş ve aptalca bir şey anlatırken ayıp olmasın diye sessiz kalarak yapılan iştir. özellikle kafa çok doluyken, oralı olunabilecek halde değilken kaçınılmaz oluyor bazen.
(bkz: dinliyormuş gibi yapmak)
işin içinde bir tehdit unsuru yok ise içten pazarlıklı ve kurgulanmış bir şekilde konuşmaktır. bu eylemi gerçekleştiren kişiler genellikle ilk konuşmayı ikinci konuşma için yol yapmak şeklinde gerçekleştirirler.
(bkz: taksit taksit konuşmak)
sanıldığından da büyük bir mesafedir. bu mesafeye ulaşmanız için yaklaşık olarak dünyayı ekvator üzerinden 236 trilyon kere turlamanız gerekmektedir. (yanılmış olabilirim sayı aşırı büyük)
daha çok sartre va camus'un oyunları ile bilinen tiyatro türü.
daha 15 yaşındayken sigmund freud ile mektuplaşabilecek kadar yetenekli bir psikiyatr ve yazar. daha sonraları alfred adler'e yakınlaşmıştır. ikinci dünya savaşı esnasında toplama kampına da gönderilmiş olan frankl geride 30 kitap ve bir sürü makale bırakmıştır. 1905 ile 1997 arasında yaşamıştır.
(bkz: insanın anlam arayışı)
(bkz: insanın anlam arayışı)
psikiyatr ve yazar viktor emil frankl tarafından yazılmış olan ve 30'dan fazla dile çevrilmiş olan başucu kitap.
modern zamanlarda dünyanın koca bir hapishane haline geldiğini gözler önüne serer. mutlaka okunmalıdır.
modern zamanlarda dünyanın koca bir hapishane haline geldiğini gözler önüne serer. mutlaka okunmalıdır.
(bkz: insanın anlam arayışı)
bir kereden bir şey olmaz diyenlere söylenen kapak cümlesi. sonuçta sürekli olarak devam eden her şeyin bir ilki vardı öyle değil mi?
(bkz: her şey bir kere ile başlar)
(bkz: bir kereden bir şey olmaz)
kızların bir şeyleri sürekli olarak şirin bulması açığını değerlendiren erkek romantizmidir. al eve o martıyı besleyebiliyor musun bakalım?
yapması gereken ve aciliyeti olan işi yapmak yerine sürekli olarak sağa sola laf yetiştiren kişilere söylenen cümle. genelde anneler çocuklarına der bunu. erkek erkeğe söylendiğinde kavga sebebi olabilir.
tavla oyununda rakibin elinde kırık pul varken bütün kapılarını kapatan uyuz kişinin söylediği cümle. yeneceksen adam gibi yen işte çenen değil elin çalışsın.
(bkz: okullar tatil)
2008 yılında çekilen türk italyan ortak yapım nuri bilge ceylan filmi.
reklamlarda sürekli olarak sorulan soru. hoş olur da kaç para sen ondan haber ver.
doğanın ne derece güçlü olduğunu haykıran ağaç ve dalıdır. kayanın içinden ağaç çıkıyor arkadaş biz bir bardak suyu almaya kalkmıyoruz yerimizden.
tarım ve orman bakanı bekir pakdemirli'nin "balık ankara'da yenir" festivalinde kurduğu cümle. balık ankara'da mı yoksa istanbul'da mı yenir onu yiyebilene sormak lazım sayın bakanım ama balığın kilosu kaça çıktı haberiniz var mı sayın bakanım?
(bkz: ağa bizle eğlenir)
(bkz: ağa bizle eğlenir)