tadından yenmez, başlarken insana mutluluk aşılayan, 3 dakka sonra biterken bir anda niye bitti bea dedirtip moral bozan coldplay şarkılarından.
sözleri ise:
bones, sinking like stones,
all that we fought for,
homes, places we have grown,
all of us are done for.
and we live in a beautiful world,
yeah we do, yeah we do,
we live in a beautiful world,
bones, sinking like stones,
all that we fought for,
and homes, places we have grown,
all of us are done for.
and we live in a beautiful world,
yeah we do, yeah we do,
we live in a beautiful world.
here we go, here we go
and we live in a beautiful world,
yeah we do, yeah we do,
we live in a beautiful world.
oh, all that i know,
there is nothing here to run from,
cause everybody here is got somebody to lean on
7 eylül 1971 doğumlu irlandalı vokal. mistik ve duygulu sesiyle dünyanın önde gelen bayan vokallerinden. bir çok kişiye göre en önde geleni. `the cranberries` adlı grup bünyesinde sayısız kült parçaya imza atmış söz yazarı, fenomen. geçen yıl çıkardığı `are you listening` adlı solo albümle adından söz ettirmiştir.
mahallede maç yapacak kadar kişi toplanamadığında başvurulan alternatif muzip oyunlardan biridir. şöyle ki:
3-5 kişi toplanır.
önce hepsi top sektirir. en az sektiren ilk kaleye geçer.
3-5 kişi toplanır.
önce hepsi top sektirir. en az sektiren ilk kaleye geçer.
beyin; bilinç, zihin.
müzik aleminde huzura kapı açmış gizemli ve özgün gruplardan biri.
böyle bi latin, böyle bi indie havasıyla ve edasıyla müzik yapıyorlar. dinlerken insanın göğüs kafesi sanki bir şeylerle doluyor ya da kalp yerinde dans ediyor.
amerikalı olan bu grup `little miss sunshine` filminin müziklerinin de sahibidir ki filmi çekici kılan en önemli unsur da bu müziklerdir kesinlikle.
türkiye`de pek duyulmamış olmakla beraber albümlerini internet üzerinden bile bulmak uğraştırıcıdır.~ama imkansız değil~~gb~
böyle bi latin, böyle bi indie havasıyla ve edasıyla müzik yapıyorlar. dinlerken insanın göğüs kafesi sanki bir şeylerle doluyor ya da kalp yerinde dans ediyor.
amerikalı olan bu grup `little miss sunshine` filminin müziklerinin de sahibidir ki filmi çekici kılan en önemli unsur da bu müziklerdir kesinlikle.
türkiye`de pek duyulmamış olmakla beraber albümlerini internet üzerinden bile bulmak uğraştırıcıdır.~ama imkansız değil~~gb~
her gününü bayram olarak geçirenlerin haliyle cozurttuklarını gösteren tabir.
lost``a 4. sezonda katılmış dengesiz `karakter`. üstün `zeka`sına karşılık `hafıza` ve sosyal uyum konusunda 0-6 yaş seviyesinde takılan; fakat nedense kendine has, ayrı bir `karizma` yaratmayı başaran fizikçi.
1968 ingiltere doğumlu aktör. `james bond` bayrağını günümüzde taşıyan isim.
üç kaleyi üstüste koysalar bile gol olmayacak şutlar çeken insanın yüzüne bağırılan söz. ``ali sami yen``de mi oynuyoz ulan` gibi tepkiler de verilen durum.
ıssız adaya düşen bahtsız bedevinin~ya da herhangi birinin~ geçen günleri saymak ve aklında tutmak için kayaya~ya da herhangi bir sert düzleme~ attığı çizik, işaret.
2006 yapımlı, `jason statham` ve emi smart`ın başrollerini paylaştığı aksiyon ve kahkaha yüklü yapıt. içerdiği sürpriz sahnelerle izleyeni koltuğundan yerlere, oradan da duvarlara savuran, epinefrin etkisi yaratıp, çıldırtan film.
jason`ın psikopat seri katil tiplemesiyle cuk oturduğu projelerinden.
jason`ın psikopat seri katil tiplemesiyle cuk oturduğu projelerinden.
meşhur coldplay şarkısı. melodi harikası.
lights go out and ı can`t be saved
tides that ı tried to swim against
you`ve put me down upon my knees
oh ı beg, ı beg and plead (singing)
come out of things unsaid, shoot an apple of my head (and a)
trouble that can`t be named, tigers waiting to be tamed (singing)
you are, you are
confusion never stops, closing walls and ticking clocks (gonna)
come back and take you home, ı could not stop, that you now know (singing)
come out upon my seas, curse missed opportunities (am ı)
a part of the cure, or am ı part of the disease (singing)
you are [x6]
and nothing else compares
oh no nothing else compares
and nothing else compares
you are [continues in background]
home, home, where ı wanted to go [x4]
lights go out and ı can`t be saved
tides that ı tried to swim against
you`ve put me down upon my knees
oh ı beg, ı beg and plead (singing)
come out of things unsaid, shoot an apple of my head (and a)
trouble that can`t be named, tigers waiting to be tamed (singing)
you are, you are
confusion never stops, closing walls and ticking clocks (gonna)
come back and take you home, ı could not stop, that you now know (singing)
come out upon my seas, curse missed opportunities (am ı)
a part of the cure, or am ı part of the disease (singing)
you are [x6]
and nothing else compares
oh no nothing else compares
and nothing else compares
you are [continues in background]
home, home, where ı wanted to go [x4]
1964 doğumlu karizma ingiliz aktör. azılı aksiyon karakterleri için `jason statham` karşısında durabilecek belki de tek adam.~bruce, arnold ve sylvester abilerin yaşlandıığını düşünürsek~ kalitesi filmlerine yansıyan aktörlerden ayrıca.
yurdum insanına ve sistemine has saçma olaylar karşısında yine yurdum insanı tarafından verilen ilk sözlü tepki.
ünlü `gora` repliği. özellikle fragmanında verilip önceden nabız yoklayan esprilerden birini içeren.
imam nikahlı insanın ayrılmak istediği anda eşine söyleyip allah nezlinde boşandığı, kendini özgür kıldığı nida.
izmir`de bornova`ya 2 km uzaklıkta çam ağaçları ile kaplı bir arazide 1953 yılında 50 işadamı tarafından yabancı dille eğitim veren yatılı bir okul olarak kurulmuştur. zamanla milli eğitim bakanlığınca çeşitli düzenlemelere uğramış son adını ve halini 1976 yılında almıştır.
gereksiz ve saçmalayaraktan ölen merhuma, arkasından biçilen istikamet.
1941 minnesota doğumlu büyük dünya ozanı. asıl adı robert allen zimmerman olan, güzel sesli olarak anılmanın güçlü, kadife veya yanık sesli olmaktan geçmediğini cızırtılı sesiyle kanıtlayan; söylerken hissettiren güzel insan.
ingiliz dilinde vesaire, falan filan ya da üç nokta niyetine kullanılan ifade.
fikret kuşkan, nejat işler, melisa sözen, mehmet günsür, vildan atasever, erkan can gibi usta oyuncuların yer aldığı ex-dizi.
ünlü filozof `ibrahim tatlıses``in söylediği bir şarkının nakaratı. bir diyalektik harikası
`karagöz ile hacivat` ortaoyununda sahne türküyle çıkan tip. komik ve zeki cüce.
bayramlarda fazla dini içerikli, uzun ve kasıntı mesajları okumakdan bıkanların telefonlarına gelmesini istediği standart, sadece ve orjinal mesajdır.
eğitildiği takdirde tadından yenmeyecek derecede güzel tonlar verebilen erkek sesidir.