confessions
  1. toplam entry 5134
  2. takipçi 0
  3. puan 1464453

iron man

eski türkiye sözlük
bazen inanilmaz sıkıcı bazen komik bazen yine komik olabilen bir filmdi. pek bir cekiciligi yoktu `bence`.
-- spoiler --
tek sevdigim kismi `demir adam`larimizin kapistigi sahnelerdeki efektleri idi.
-- spoiler --

böcek

eski türkiye sözlük
hayvanlar arasInda çeşidi en fazla olan grup. vücutları 3 kısımdan oluşmaktadır. öyle bir canlılardır ki bunlar hemen her ortamda yaşayabilirler. baş kısımlarına olan antenleri ile yön bulma duyularına sahiptirler. ayriyeten evde de beslenebilirler. ~ kalemtıraş kutusu ~ ~ adaptör kutusu ~

bis

eski türkiye sözlük
konserlerde seyircilerin bir daha baskıları üzerine, sahnedekilerin seyircilerini kırmaması üzerine bir kez daha sergiledikleri performanstır. genelde 1 ve 3 bis arasında değişir.

tarja turunen

eski türkiye sözlük
dünyadaki sayılı kusursuz mezzo sopranolardan biri. 2005 yılına kadar nightwish in vokaliydi kendisi. ancak saçma sapan sebeplerden dolayı gruptan atıldı ve atıldığını sadece basit bir mektupla öğrendi. ama zaten nightwishe de pek ihtiyacı olmadığını düşünüyorm. o hala tek başına ayakta. kesinlikle dinlenilmesi gereken bir hatun.

run for a fall

eski türkiye sözlük
etkileyici bir epica şarkısıdır. simone nin söylediği yerler insanın içini huzurla doldurur. tabi mark ın söylediği yerler de mükemmeldir o ayrı.

do not use the past as an alibi
for all of your deficiencies always standing by
face your negligence, do not fool yourself
shortcomings will soon appear
for weakness shows itself

blind from your success and all of the excess
deaf from the praise you had

don`t cry out of self pity in forcing your way through
for ı will not be vulnerable to slander made by you

ın a misty veil, misplaced
where castles in the air will be no longer seen
as something out of reach
ın time the dream will be erased
so many things will never be the way they seemed
and pride will have it`s fall at last

her eyes fell while the shame was written on her face
when she realised that her failures
could never be undone again

you did not notice the manipulated hand
that overshadowed your thoughts all those years
that made you insecure
you did not notice the ancient shifting sand
that pulls you down into an everlasting sham
you will never be able to fight
never be able to hide
run for a fall, you`d better run

andrew blake

eski türkiye sözlük
1947 doğumlu sıradışı porno film yönetmeni. öyle ki filmlerini seyrettiğinizde porno izleyip izlemediğinizi sorgularsınız. pornografik ögeleri bir araç olarak kullanıp sanat yapmaktadır. ressam olduğundan mı bilinmez inanılmaz kareler yakalar, süper renkler kullanır. girdiği bi çok festivalde kimseye ödül bırakmamış hepsini toplamıştır. filmleri fazlaca feminendir, keza erkek kullanmayı sevmez. bikaç filmini seyrettikten sonraki kanaatim şudur: eğer normal sayılan film endüstrisinin içinde olmuş olsaydı piyasadaki bütün yönetmenlere görüntü dersi verirdi.
ayrıca `aria giovanni` gibi bir güzelliği piyasaya kazandırdığı için teşekkürü bir borç biliriz.

uyuyan güzel

eski türkiye sözlük
parmağına iğne batıp kan geldiğinde büyüdüğü fark edilen, bu yüzden de kendisinden ziyade içindeki bir takım duyguların karşısına beyaz atlı prensi çıkıncaya dek uyuması beklenen yurdum kızının ta kendisidir.

summer wine

eski türkiye sözlük
ville valo ve natalia avelon`un yorumuyla dinleyenin kulağının bir yıllık pasını silecek türden eskilerden bir şarkı.


( natalia avelon):
strawberries cherries and an angel`s kiss in spring
my summer wine is really made from all these things

(ville valo):
i walked in town on silver spurs that jingled to
a song that i had only sang to just a few
she saw my silver spurs and said lets pass some time
and i will give to you summer wine
ohh-oh-oh summer wine

(natalia avelon):
strawberries cherries and an angel`s kiss in spring
my summer wine is really made from all these things
take off your silver spurs and help me pass the time
and i will give to you summer wine
ohhh-oh summer wine

(ville valo):
my eyes grew heavy and my lips they could not speak
i tried to get up but i couldn`t find my feet
she reassured me with an unfamiliar line
and then she gave to me more summer wine
ohh-oh-oh summer wine

(natalia avelon):
strawberries cherries and an angel`s kiss in spring
my summer wine is really made from all these things
take off your silver spurs and help me pass the time
and i will give to you summer wine
mmm-mm summer wine

( ville valo ):
when i woke up the sun was shining in my eyes
my silver spurs were gone my head felt twice its size
she took my silver spurs a dollar and a dime
and left me cravin` for more summer wine
ohh-oh-oh summer wine

(natalia avelon ):
strawberries cherries and an angel`s kiss in spring
my summer wine is really made from all these things
take off your silver spurs and help me pass the time
and i will give to you summer wine
mmm-mm summer wine

suçsuzluk karinesi

eski türkiye sözlük
hakimlerin keyfiliğine ve sanıkları muhakkak suçlu görmek ve cezalandırmak temayüllerine karşı bir tepki olan ilke:
`sanık, suçlu olduğu sabit oluncaya kadar masum sayılır`
her ne kadar basında masumiyet karinesi olarak geçse de tercih edilen kullanım budur.

son şeyler ülkesi

eski türkiye sözlük
genis yiginlarin evsiz barksiz yasadiklari, hirsizligin suç sayilmayacak kadar yayginlastigi, kendi canina kiymak ya da baskalarinca öldürmek yoluyla ölümün tek kurtulus yolu durumuna geldigi kent. anna blume, bu adsiz kente agabeyini aramak için gelmistir.
155 /
dubai vize izmir masaj izmir masaj salonu