bülent arınç'ın moskova gezisinde söylediği söz.
'fyodor mihailovic dostoyevski''nin yayıncısıyla yaptığı antlaşma yüzünden yirmi beş günde yazdığı eseri. bir dönemin sağlam kumarbazı olan yazar bu romanına kendi hayatından çok şey katmıştır. belki de bu durum hiç bir eserinde bu kadar ortaya çıkmamıştır.
tek partili dönemin ankara valisi nevzat tandoğan tarafından söylenmiş olan söz. biz biliriz, biz ederiz, halk kim ki gibi. kurulduğu günden beri aynı bürokrasiyle yönetilen bir ülkenin özetlemesi adeta. hem dağdaki çobanın oyuyla istanbul'daki profesörün oyu neden aynı olsun ki!
etrafınızdaki insanlara dikkat edin, yanlış arkadaş seçmeyin manasındaki söz.
divan-i lugat'it turk'un yazarı. hakkında pek bir bilgi olmasa da 1025 yıllarında doğup, 1090 yıllarında öldüğünü sanılır.
rusya'ya bağlı koryak özel idaresi'nin üzerinde bulunduğu, asya'nın doğusunda yer alan yarımada.
büyük okyanus'ta ohotsk denizi ile bering denizi arasındadır. üzerinde bazıları sönmüş durumda olan kırka yakın yanardağ vardır. soğuk ve ormanlık bir bölge olması nedeniyle yüzölçümü büyük olmasına karşın ancak 300.000 kişi yaşar. nüfusun yarısı bir balıkçılık limanı olan petropavlosk (kamçatski)'ta yaşar. ~tr.wikipedia.org~
büyük okyanus'ta ohotsk denizi ile bering denizi arasındadır. üzerinde bazıları sönmüş durumda olan kırka yakın yanardağ vardır. soğuk ve ormanlık bir bölge olması nedeniyle yüzölçümü büyük olmasına karşın ancak 300.000 kişi yaşar. nüfusun yarısı bir balıkçılık limanı olan petropavlosk (kamçatski)'ta yaşar. ~tr.wikipedia.org~
şairler sultanı 'necip fazıl kısakürek''in 1927 yılında yazdığı şiir. üçleme halindedir. 23 yaşındadır o zamanlar.
sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
yolumun karanlığa saplanan noktasında,
sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
in cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık.
biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
içimde damla damla bir korku birikiyor;
sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
gözüne mil çekilmiş bir ama gibi evler.
kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.
bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!
ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
iki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
yolumun zafer takı, gölgeden taş kemerler.
ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir kuyuya,
ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi.
sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
yolumun karanlığa saplanan noktasında,
sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
in cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık.
biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
içimde damla damla bir korku birikiyor;
sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler...
üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
gözüne mil çekilmiş bir ama gibi evler.
kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.
bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;
ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!
aman, sabah olmasın, bu karanlık sokakta;
bu karanlık sokakta bitmesin yolculuğum!
ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
iki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
yolumun zafer takı, gölgeden taş kemerler.
ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;
gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!
islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;
örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
uzanıverse gövdem, taşlara boydan boya;
alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.
dalıp, sokaklar kadar esrarlı bir kuyuya,
ölse, kaldırımların kara sevdalı eşi.
1940 yılında nice'de doğan fransız yazar. 2008 yılı nobel edebiyat ödülü'ne layık görülmüştür.
eserleri ;
(bkz: ourania bir meksika ütopyası )
(bkz: çöl)
(bkz: okyanus kokusu ve angoli mala)
(bkz: göçmen yıldız)
(bkz: altın balık)
(bkz: tutanak)
eserleri ;
(bkz: ourania bir meksika ütopyası )
(bkz: çöl)
(bkz: okyanus kokusu ve angoli mala)
(bkz: göçmen yıldız)
(bkz: altın balık)
(bkz: tutanak)
1961 doğumlu fransız yazar, gazeteci, seyyah. polisiye gerilim tarzında yazdığı romanlar yirmiyi aşkın dile çevrilmiştir.
eserleri;
(bkz: kızıl nehirler)
(bkz: leyleklerin uçuşu)
(bkz: taş meclisi)
(bkz: kurtlar imparatorluğu)
(bkz: siyah kan)
(bkz: şeytan yemini)
eserleri;
(bkz: kızıl nehirler)
(bkz: leyleklerin uçuşu)
(bkz: taş meclisi)
(bkz: kurtlar imparatorluğu)
(bkz: siyah kan)
(bkz: şeytan yemini)
dünya edebiyatına damgasını vurmuş olan amerikalı yazar. 'vahşetin çağrısı' ve 'beyaz diş' en ünlü eserleri arasındadır.
1818-1883 yıllarında yaşamış rus yazar. 'babalar ve oğullar' adında bir başyapıta da imzasını atmıştır.
istiklal harbi zamanında kurulmuş mahkemelerdir. isyancı suçlamasıyla insanlar darağacında sallandırılmıştır. yanlış hatırlamıyorsam doğu illeri komutanı 'kazım karabekir' 'in de yargılandığı mahkemedir.
eskinin marksisti, şimdi ise müslüman dünya görüşünü benimsemiş şair, yazar, fikir adamı.
bazı eserleri;
(bkz: kalın türk)
(bkz: erbain)
(bkz: bir yusuf masalı)
(bkz: irtica elden gidiyor)
(bkz: henry sen neden buradasın)
bazı eserleri;
(bkz: kalın türk)
(bkz: erbain)
(bkz: bir yusuf masalı)
(bkz: irtica elden gidiyor)
(bkz: henry sen neden buradasın)
günümüz filozofu. türk tarih profesörü ve hali hazırda topkapı sarayı'nın müdürü. aynı zamanda seyyah. insanlar onun güler yüzünü sevdi ve sayesinde tarihe olan ilgi biraz daha artmaya başladı. kitapçıların çok satanlar listesinde mutlaka bir kitabı bulunur. ayrıca ntv'de de programı vardır. osmanlıca, kırım tatarca, arapça, farsça, almanca, fransızca, italyanca, latince, yunanca, rusça, slovakça, romence, sırpça, hırvatça ve boşnakça bilmektedir.
'yılgın türkler''in fiyakalı yazarı 'bülent akyürek''in yeni kitabı.
bülent akyürek bu kitabında kişisel gelişim kitaplarının kapitalizme hizmet ettiğini kur'an-ı kerim'le karşılaştırarak ispatlıyormuş.
"insanın nefsini kışkırtan kişisel gelişim, hepimizi bir tüketim nesnesi haline getiriyor. dinimizde 'kazanmak' ya da 'kaybetmek' değil 'sevap' veya 'günah' vardır. öyleyse başarıya endeksli bu kitaplar niçin çok satıyor anlamış değilim, din elden mi gitti yoksa".
bülent akyürek bu kitabında kişisel gelişim kitaplarının kapitalizme hizmet ettiğini kur'an-ı kerim'le karşılaştırarak ispatlıyormuş.
"insanın nefsini kışkırtan kişisel gelişim, hepimizi bir tüketim nesnesi haline getiriyor. dinimizde 'kazanmak' ya da 'kaybetmek' değil 'sevap' veya 'günah' vardır. öyleyse başarıya endeksli bu kitaplar niçin çok satıyor anlamış değilim, din elden mi gitti yoksa".
özlemle beklenen ramazan ayını sevgi ve muhabbetle karşılamak. ayrıca ramazan ayında camilerin minareleri arasında ışıldar.
dedesinin ismi olan hekimoğlu ismail ismini müstear isim olarak kullanmış olan yazar. çok sayıda kitap yazmıştır. en bilinen eseri sinemaya da aktarılan 'minyeli abdullah''tır.
(bkz: ömer okçu)
sekiz yaşında müslüman olmuş haydar ı kerrar lakaplı dördüncü halife. aynı zamanda hayattayken cennetle müjdelenen on kişiden ('aşere i mübeşşere') biridir.
gelibolulu ünlü klarnetçi. bugüne kadar pek değeri bilinmemiştir. hüsnü şenlendirici'nin ustasıdır. annesi çok şişman olduğundan "yarım dünya" derlermiş. annesine hürmeten bu soyismi kullanır.
"ene'l hakk" dediği için bağdat'ta canına kıyılmıştır. idama götürülürken herkes mansur'u taşa tutar, arkadaşı şibli ise gül atar. taş yağmuruna tutulurken ağlamayan mansur gülü görünce çok üzülür ve ağlar.
saçları, bıyığı, sesi ve kostümüyle işinin 'hakkı'nı veren insan.
"henüz 3 yaşında bir kardeşim var seni ondan bile kıskanıyorum" demiş ve bizleri kendisine hayran bırakmıştır.
ayrıca tam 800 ~evet 800~ esere imza atıp, 12 sinema filminde de oynamıştır.
"henüz 3 yaşında bir kardeşim var seni ondan bile kıskanıyorum" demiş ve bizleri kendisine hayran bırakmıştır.
ayrıca tam 800 ~evet 800~ esere imza atıp, 12 sinema filminde de oynamıştır.
adam gibi yazar. tam bir bosna aşığıdır. gerçi sadece bosna dersek haksızlık etmiş oluruz. nerede bir müslüman toprağı varsa oradadır. suriye, ırak, bosna, lübnan, filistin vs.
'franz kafka ''nın ölümsüz başyapıtı dönüşüm adlı romanın baş kahramanı.
kitap "gregor samsa bir sabah kötü bir rüyadan uyandığında, kendini yatağında korkunç bir böceğe dönüşmüş olarak buldu." cümlesiyle başlayıp sonunu merak ettirir. franz kafka bu romanıyla herkesten farklı olan insanların toplumdan nasıl dışlandığını göstererek sağlam bir eleştiri yapar.
kitap "gregor samsa bir sabah kötü bir rüyadan uyandığında, kendini yatağında korkunç bir böceğe dönüşmüş olarak buldu." cümlesiyle başlayıp sonunu merak ettirir. franz kafka bu romanıyla herkesten farklı olan insanların toplumdan nasıl dışlandığını göstererek sağlam bir eleştiri yapar.
'cia' türkiye masası eski şefidir. yani ajan. emekli olduğunu söyler ama ajanlar emekli olur mu bilinmez. son yazdığı kitabı 'yeni türkiye cumhuriyeti' 'dir.