insanı dinlendiren, dünyaya farklı bir gözle bakmaya alıştıran harika bir hobi. tek kusuru biraz pahalı olması.
yazar ve eleştirmen. ölümü, edebiyat dünyası için bir kayıp olmuştur.
uyarım sınırı. "doruk" teriminin karşı anlamında kullanılır ve en hafif uyarımların algıya girdikleri sınır anlamını verir.
~orhan hançerlioğlu~
~orhan hançerlioğlu~
üretici güçlerle üretim ilişkileri arasındaki uygunluk. her sosyo-ekonomik oluşumun kendine özgü yasaları vardır; ama bütün sosyo-ekonomik oluşumlarda geçerli olan genel ekonomik gelişme yasası, üretim güçleriyle üretim ilişkileri arasındaki uygunluk yasasıdır. bu genel yasa da, özel ekonomik gelişme yasaları gibi, nesneldir, diğer bir deyişle insan iradesinden ve düşüncesinden bağımsızdır, insanlarca bilinebilir ve kullanılabilir ama değiştirilemez, yaratılamaz ve yok edilemez. bu genel ekonomik gelişme yasasına göre, üretim güçleriyle üretim ilişkileri arasındaki uygunluk sürdükçe ekonomik gelişme gerçekleşir.
~orhan hançerlioğlu~
~orhan hançerlioğlu~
sınav dönemlerinde, dereceye giren öğrencilerin yaptıkları açıklamanın olmazsa olmaz cümlesi.
"çok düzenli çalıştım, her şeye vakit ayırdım, über ve süper bir öğrenci olduğum için de birinci oldum." gerçi 2008 oks sonuçlarına göre bu ülkede bayağa bir über süper öğrenci var o da ayrı.
"çok düzenli çalıştım, her şeye vakit ayırdım, über ve süper bir öğrenci olduğum için de birinci oldum." gerçi 2008 oks sonuçlarına göre bu ülkede bayağa bir über süper öğrenci var o da ayrı.
insanın son anda diş ağrılarının geçmesine vesile olacak korkudur. bir dahaki sefere, artık dişin ağrısından baş duvarlara vurulurken mecburen o dişçiye gidilir, o koltuğa oturulur.
cnbc-e'de bir dönem "angel" isimli dizide bir vampiri canlandıran taş aktör.
ama öyle böyle değil... hani öyle vampir bulsam kan bağışlarım.
ama öyle böyle değil... hani öyle vampir bulsam kan bağışlarım.
doğa evrimini açıklayan kuram. kurucusu charles darwin dir. kuramın dayanak noktası özetle şudur: insanı da içine alan canlı doğa, evrimle oluşmuştur. bu evrimin itici gücü yaşam kavgası ve bunun sonucu olarak da doğal ayıklanmadır. insan da bu süreçte bir hayvan türünden meydana gelmiştir.
damat mehmet ferit paşa (1853 - 1923), osmanlı diplomat ve devlet adamı. vı. mehmet vahidettin saltanatında 4 mart 1919 - 30 eylül 1919 ve 5 nisan 1920 - 17 ekim 1920 tarihleri arasında toplam bir yıl bir ay on beş gün sadrazamlık yapmıştır. mustafa kemal paşa önderliğindeki ulusal kurtuluş hareketine muhalefetinden ve sevr anlaşmasını imzalamasından ötürü vatan hainliği ile suçlanmış ve yurt dışına gitmiştir.
~wikipedia~
~wikipedia~
sadece rakıya özel sofradır.
sanıldığının aksine zengin bir sofra da değildir. beyaz peynir, kavun belki bir iki daha malzeme ile süslenir. maksat muhabbettir.
sanıldığının aksine zengin bir sofra da değildir. beyaz peynir, kavun belki bir iki daha malzeme ile süslenir. maksat muhabbettir.
arapça isim.
birinci anlamı, ruhun hayret ve sevince kapılarak sanki tenden hariç bulunuyormuş gibi olması. ikinci anlamı, tarîkat ehlinin kendinden geçme hali.
birinci anlamı, ruhun hayret ve sevince kapılarak sanki tenden hariç bulunuyormuş gibi olması. ikinci anlamı, tarîkat ehlinin kendinden geçme hali.
dini inanışlara göre, dünyada günah işleyenlerin öldükten sonra ceza görecekleri yer, tamu. ~tdk~
unutmak istenen kişiden ayrıldıktan sonra hayatınıza birileri girmek istemiştir. denersiniz, ama olmaz başlamadan bitirirsiniz; kendinizden iğrenirsiniz bir anda bunu yapmaya hakkınız yoktur, zaten haliniz de yoktur.
bir şeyi veya bir yeri bekleyip korumakla görevli kimse.
görüşünde veya iddiasında haklı çıkacak tarafa bir şey verilmesini kabul eden sözlü anlaşma. ~tdk~
izlemesi pek bir keyifli latin dans türü. müziğinin de hatrı sayılır hayran kitlesi mevcut.
sesli düşünme eyleminin ayna karşısında yapılmasından kaynaklanan durum. genelde dalgındır kişi. sonradan farkına varır ve kendini toparlar. sağa sola bakar kimse gördü mü diye, sonra süslenmeye devam eder.
vakti zamanında özgü namal'ın insanın zaman zaman sabır sınırını zorladığı reklamlardır. evlilik danışmanı reklamı hakikaten izledikten sonra insanda "ne alaka ya" isyanına yol açmakta.
aşık kişinin maşuğa yazdığı, duygularını en güzel sözcüklerle anlattığı mektup türü.
yok, beklemeyin tabi bu dönemde. nesil, artık iki cümleyi yan yana getirmekten aciz. sözcükleri bile kırpa kırpa yazıyor. ~swh~
yok, beklemeyin tabi bu dönemde. nesil, artık iki cümleyi yan yana getirmekten aciz. sözcükleri bile kırpa kırpa yazıyor. ~swh~
nesnel dünyayı duyular yoluyla öznel bilince aktarma. algı, dış dünyanın duyumlarla gelen imgesinin bilinçte gerçekleşen tasarımıdır. nesneler duyu örgenlerini etkiler. bu etki bilince aktarılır. örneğin görme duyumuz, her iki gözümüzde ve çeşitli planlarda beliren iki ağaç imgesi getirir. bu iki ağaç imgesi ansal bir işlevle tekleşir. tekleşen bu imgeye, bellekte biriken eski algılardan gerekli olanlar da çağrışım yoluyla eklendikten sonra ağaç algısı gerçekleşir.
şu an daha çok bilinen bu isimdeki kadın şarkıcımızdan önce (1996''''da) ilk albümünü ("senden kalan") çıkaran; "gönüllü yazıldım" şarkısı dillere marş olan sanatçımızdır. asıl soyadı ''''kılıçlar'''' olmasına rağmen; çoğunluk, soyadını ''''gonca'''' olarak bilir. gerçeği bilen azınlık tarafından, bu rivayetin kasıtlı olarak yayılmış olabileceği düşünülmektedir. sahnede soyismini kullanmayan göksel, 2007''''de ikinci albümünü ("eskisi gibi olmayacak") yayınlamıştır. göksel''''in 1996 yılında çıkan ilk albümünden klasikleşen parçası "gönüllü yazıldım"ın sözleri şöyledir:
"bu hasretlik canıma yetti;
gönüllü yazıldım sana ve aşkına.
sonuna kadar savaşırım ben;
ne olur, sen de anla allah aşkına. gecelerde seni düşünmek bana acı verir,
ayrılıklar bana artık çok zor gelir.
bir tek söz söyle yeter;
deli yüreğim dinler.
günler, aylar geçtikçe
ömrüm tükenip biter.
senin dediğin olsun;
söz verdim, biliyorsun.
kara yaslarda gönlüm;
kabuslar görüyorum
(seni çok seviyorum)."
"bu hasretlik canıma yetti;
gönüllü yazıldım sana ve aşkına.
sonuna kadar savaşırım ben;
ne olur, sen de anla allah aşkına. gecelerde seni düşünmek bana acı verir,
ayrılıklar bana artık çok zor gelir.
bir tek söz söyle yeter;
deli yüreğim dinler.
günler, aylar geçtikçe
ömrüm tükenip biter.
senin dediğin olsun;
söz verdim, biliyorsun.
kara yaslarda gönlüm;
kabuslar görüyorum
(seni çok seviyorum)."
rolling stones parçası, kusursuzdur.
childhood living is easy to do
the things you wanted ı bought them for you
childhood living is easy to do
the things you wanted ı bought them for you
hiçbir mantıklı açıklaması bulunamadığından bir çözüm de getirilemeyen, ve fakat japon kişileri tarafından icat edilmesi kuvvetle muhtemel kendinden ısıtmalı mouse'ların piyasaya sürüldeceği gün itibariyle de çözüleceği kesin olan son derece can sıkıcı, huzursuz ve mutsuz edici sendrom.
çok gıcık bir kelime olsa da, anlamı;
1. işkil, şüphe, kuruntu.
2. kararsızlık, tereddüt
kaynak, tdk.
1. işkil, şüphe, kuruntu.
2. kararsızlık, tereddüt
kaynak, tdk.
tdk açılımı;
sf. çalışkan, becerikli, elinden iyi iş gelen: durup dinlenmeksizin çalışan hamarat bir kadındı. -y. k. beyatlı.
alternatif yorum;
sf. çalışkan, becerikli, elinden iyi iş gelen: durup dinlenmeksizin çalışan hamarat bir adamdı, delikanlı tayfa tarafından -evinin aynası pencereleri- lüzumsuzca temiz diye dışlandı.
sf. çalışkan, becerikli, elinden iyi iş gelen: durup dinlenmeksizin çalışan hamarat bir kadındı. -y. k. beyatlı.
alternatif yorum;
sf. çalışkan, becerikli, elinden iyi iş gelen: durup dinlenmeksizin çalışan hamarat bir adamdı, delikanlı tayfa tarafından -evinin aynası pencereleri- lüzumsuzca temiz diye dışlandı.