genelin aksine dublajı kaliteli olan sayılı filmlerden biri... film de sayılı kaliteli filmlerden biridir. gülersiniz, bir yandan da canınız `white russian` çeker.
muhteşem ciğerlere sahip kişilik black metali herkesden biraz farklı fakat herkesten daha iyi yapan eleman. bir çok grupta enstruman çalmıştır. uruk-hai ilk kurduğu gruptur. daha sonra ismini burzum olarak değiştirmiştir. kendisi hristiyanlık dinini reddetmiş ve kendi milletinin önceki dini olaran paganizmi seçmiştir. bu noktada diğer black metal gruplarından farklıdır. genel olarak black metal grupları satanisttir. mayhem adlı grupta bir süre çaldıktan sonra bazı sorunlar olduğunu iddaa ederek grup üyesi `euronymous``u öldürmüş ve 21 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. hapishaneden bile müzik yapabilen yegane kişiliktir. her ne kadar akıllandığını söylese de bunun yalan olduğunu hapishaneden kaçıp neredeyse bir cephanelikle yakalanmasıyla anlaşılmıştır. hayat görüşüne şahsen gülerim geçerim ancak müziklerinin ve müzikal kalitesinin ne kadar yüksek olduğu kabul görmüştür.
sesi erkek sesine benzeyen metal vokali hatun.
anlamı `tanrıya tevekkül ederiz` olan cümle.
resmi tarih tezlerinin en bomba cümlelerinden biri.
bir benzeri;
(bkz: bulgarlar hristiyanlaşarak türklüklerini unuttular)
bir benzeri;
(bkz: bulgarlar hristiyanlaşarak türklüklerini unuttular)
türkiye ile yunanistan arasındaki dostluğun simgelerinden biridir. `tsifteteli tourkiko`, `paploma`, `mana mou` gibi harika eserleri vardır. dinlenilesidir.
yaz kış esen, kıç donduran soğuğu eksik olmayan fakat yemyeşil olduğu için her daim sevilesi memleket.
`ispanya iç savaşı``nda her zaman `franco``ya olan desteğini açıklamış ressam.
her zaman insana `ulan! olur da uykuda işersem ölür müyüm?` korkusunu acımasızca tattıran elektronik alettir.
ingiliz anarşist punk grubu. `tubthumping` şarkısı harikadır.
`home alone` filminin esin kaynağı olma ihtimali yüksek filmdir.
sudan`ın başkenti. anlamı `fil hortumu`dur. `acının anavatanı`nın en kırgın kentlerinden biridir.
`ülkü tamer``in mükemmel şiiri.
bir ormanda tutup onu bağladılar
ağaca yumdu sanki uyur gibi gözlerini
usulca bir soğuk yel eser
üşür ölüm bile anlatır akan kanı
beyaz sesiyle diz çöktüler
karşısında sonra ateş ettiler
parçalanan yüreğine yuva kurdu mermiler
bir soğuk yel eser
üşür ölüm bile anlatır akan kanı beyaz sesiyle
gelip kondu bir güvercin ellerine
o gece kırmızı bir çelenk oldu bileğinde
kelepçe bir soğuk yel eser
üşür ölüm bile anlatır akan kanı beyaz sesiyle
bir ormanda tutup onu bağladılar
ağaca yumdu sanki uyur gibi gözlerini
usulca bir soğuk yel eser
üşür ölüm bile anlatır akan kanı
beyaz sesiyle diz çöktüler
karşısında sonra ateş ettiler
parçalanan yüreğine yuva kurdu mermiler
bir soğuk yel eser
üşür ölüm bile anlatır akan kanı beyaz sesiyle
gelip kondu bir güvercin ellerine
o gece kırmızı bir çelenk oldu bileğinde
kelepçe bir soğuk yel eser
üşür ölüm bile anlatır akan kanı beyaz sesiyle
tek seferlik değil, yılın belirli dönemlerinde cinayet için kullanılabilen katillerdir.
`aristo``ya göre `despotizm`in en ileri şekli.
eğer erkek egolarını hoşlandığı kıza tercih etme salaklığını gösterirse 11-0 yeneceği, sonuçta pis pis güleceği için kızdan umudu kesmesini otomatikman sağlayan olaydır. siz siz olun hoşlandığınız kızla elim sende bile oynamayın. yenerseniz o ilişki başlamadan bitmiş demektir.
ergenlik çağındaki bir genç bakkala jilet almaya gider:
- abi bir permatik alabilir miyim?
- napacan lan? daha sakalların çıkmamış. "etek traşı" mı olacan?
- eeee... iyi günler abi, hayırlı işler.
- abi bir permatik alabilir miyim?
- napacan lan? daha sakalların çıkmamış. "etek traşı" mı olacan?
- eeee... iyi günler abi, hayırlı işler.
operasyon kelimesinden sadece birileriyle çatışma, savaşma kelimesini anlayan bir ülke için, anlamlandırılması güç olaydır.
hala anlaşılamazlığını koruyan anonstur. pistteki çocuk da büyükleri gibi zıplamaya hoplamaya gelmiş. niçin çocukları masadaki dandik pastalarla meyve suyunu içmeye, oturmaya zorluyorsun? yaptığın insanlığa sığar mı ey piyanist şantör?
`behçet nacar``ın göz dolduran performansıyla herkesi hayran bıraktığı filmidir.
yanlışlıkla ya da kasten yapıldığı iki taraf açısından da ispatlanamayacak, ortalığı çok fena karıştıracak iş.
`ferhan şensoy``un seyircili seyir defteri adlı oyununun sonunda hep beraber söyledikleri, nakaratı kulaktan düşmeyen satirik şarkısı.
güneş batmış gök lacivert kırmızı, henüz ortada yok kutupyıldızı. bir soluğan dalga var tam kıçımdan vuruyor. ben votkayı koymuşum, tam votkayı koymuşum, haydi demir tarıyor. içimden garip bir ses, al demiri git diyor. derinden gelen bir ses, sen sabahı bekleme, geceden al demiri, gün doğmadan git diyor. gece korkunç bir tür savaş durumu, henüz ortada yok beklenen kurtarıcı. bir sarışın abla var, uzun etek giyiyor, pembe saçı boyuyor, enflasyon azdıkça pkk`yı vuruyor. içimden garip bir ses, vira demir git diyor. denizden gelen bir ses, sen sabahı bekleme, geceden al demiri, al demiri gel diyor. gün doğuyor gök bulutlu turuncu, henüz ortada yok beklenen güneş. yukarda bir baba var bizle dalga geçiyor. tam uslandı sanırken birden faul yapıyor. içimden garip bir ses, vira demir git diyor. denizden gelen bir ses, sen sabahı bekleme, geceden al demiri, gün doğmadan git diyor. uyanıp içimin sesine, varsın bozuk olsun pusula. sular nereye götürürse... karalar çok sınırlıdır, dünya denizden ibaret, vira demir, eyvallah! varsın sizin olsun, rüşvetli, pet şişeli, kasvetli, dolarlı, deutsch mark`lı, multi-mega medyalı, hem aids`li, hem nükleer bombalı, hem kardeş kavgalı, terbiyesiz, kültürsüz, saygısız, denizinde sebzeler yüzen, yeşili traji-keltoş! çimentosu göğü delen, gökdelenler arasından denize bakan, çok arabesk... ne zırvalasam rap... çalışmak çok ayıp, hırsızlık grekoromen, kenefleri denize akan dünyanız, varsın sizin olsun. güneş doğdu, gök günaydın turuncu, henüz ortada yok huzur bilinci. içimden gelen garip bir ses, al demiri git diyor. içimden garip bir ses sen sonunu bekleme, tez elden al demiri, gün doğarken git diyor.
güneş batmış gök lacivert kırmızı, henüz ortada yok kutupyıldızı. bir soluğan dalga var tam kıçımdan vuruyor. ben votkayı koymuşum, tam votkayı koymuşum, haydi demir tarıyor. içimden garip bir ses, al demiri git diyor. derinden gelen bir ses, sen sabahı bekleme, geceden al demiri, gün doğmadan git diyor. gece korkunç bir tür savaş durumu, henüz ortada yok beklenen kurtarıcı. bir sarışın abla var, uzun etek giyiyor, pembe saçı boyuyor, enflasyon azdıkça pkk`yı vuruyor. içimden garip bir ses, vira demir git diyor. denizden gelen bir ses, sen sabahı bekleme, geceden al demiri, al demiri gel diyor. gün doğuyor gök bulutlu turuncu, henüz ortada yok beklenen güneş. yukarda bir baba var bizle dalga geçiyor. tam uslandı sanırken birden faul yapıyor. içimden garip bir ses, vira demir git diyor. denizden gelen bir ses, sen sabahı bekleme, geceden al demiri, gün doğmadan git diyor. uyanıp içimin sesine, varsın bozuk olsun pusula. sular nereye götürürse... karalar çok sınırlıdır, dünya denizden ibaret, vira demir, eyvallah! varsın sizin olsun, rüşvetli, pet şişeli, kasvetli, dolarlı, deutsch mark`lı, multi-mega medyalı, hem aids`li, hem nükleer bombalı, hem kardeş kavgalı, terbiyesiz, kültürsüz, saygısız, denizinde sebzeler yüzen, yeşili traji-keltoş! çimentosu göğü delen, gökdelenler arasından denize bakan, çok arabesk... ne zırvalasam rap... çalışmak çok ayıp, hırsızlık grekoromen, kenefleri denize akan dünyanız, varsın sizin olsun. güneş doğdu, gök günaydın turuncu, henüz ortada yok huzur bilinci. içimden gelen garip bir ses, al demiri git diyor. içimden garip bir ses sen sonunu bekleme, tez elden al demiri, gün doğarken git diyor.
insanda buruk bir mutluluk kaynağıdır. yayıla yayıla gideceğinden dolayı mutludur fakat yeni yüzler görememenin üzüntüsü de yok değildir.
bir zamanlar yasalarımızda da bulunan iğrenç bir eylemdir. tecavüzcü mevzu bahis kadınla evlenip hapisten kurtulabiyordu. birçok aile de namus(!)unu temizlemek maksadıyla bu evlilikleri kızlarına mecbur kılıyorladı.
`jefferson airplane`nin harika bir şarkısıdır.
one pill makes you larger and one pill makes you small, and the ones that mother gives you don`t do anything at all. go ask alice when she`s ten feet tall. and if you go chasing rabbits and you know you`re going to fall, tell `em a hookah smoking caterpillar go ask alice has given you the call. call alice when she was just small. when the men on the chessboard get up and tell you where to go and you`ve just had some kind of mushroom and your mind is moving low. go ask alice i think she`ll know. when logic and proportion have fallen softly dead, and the white knight is talking backwards and the red queen`s `off with her head!` remember what the dormouse said: `feed your head. feed your head. feed your head`
one pill makes you larger and one pill makes you small, and the ones that mother gives you don`t do anything at all. go ask alice when she`s ten feet tall. and if you go chasing rabbits and you know you`re going to fall, tell `em a hookah smoking caterpillar go ask alice has given you the call. call alice when she was just small. when the men on the chessboard get up and tell you where to go and you`ve just had some kind of mushroom and your mind is moving low. go ask alice i think she`ll know. when logic and proportion have fallen softly dead, and the white knight is talking backwards and the red queen`s `off with her head!` remember what the dormouse said: `feed your head. feed your head. feed your head`