osmanlı imparatorluğu'nda 15. yüzyılın ortalarından ikinci mahmut dönemine kadar en yüksek karar merci olan devlet yapılanması.
ikinci mahmut'a kadar divan-ı hümayun olarak çalışan kurumun reform ile aldığı yeni hal.
meşhur sünnetçi kemal özkan'ın türkiye'ye kazandırdığı slogan. "o kadar iyi sünnet ederim ki yarın denize bile girebilirsin" anlamına gelmektedir. sen bizim dönemimize denk gelecektin be abi.
(bkz: bugün sünnet yarın deniz)
kaza değil kader(!)dir.
düşük tehlikesine karşın doktorların uyarılarda bulundukları hareket. azami limit 10 kiloymuş.
(bkz: çığırından çıkmak)
deliyle deli olmama, cahille cahil olmama sözüdür. baştan kolay yoldan savuşturmak için söylenir.
"çıkar ağzındaki baklayı", "laf kalabalığı yapma da esas meseleyi söyle" anlamı taşıyan cümle.
(bkz: sadede gel)
sonrasında "aaa" diye ters ters bakış atan teyzelerin sazı ele almasını izlemeye olanak veren cümle. bu tiyatro hiç mi şaşmaz?
o gün doğan kişinin yaptığı soğuk espri.
yaşanan bir olaydan ya da duyulan bir haberden dolayı aşırı derecede sevinmek ve mutlu olmak anlamını taşıyan deyim.
(bkz: etekleri zil çalmak)
pentagram ile çalmışlığı olan, 30 yılı aşkın süredir müzik aleminde varolmaya devam eden sanatçı.
tıraş esnasında tıraşı yapan berberin "ben en muhteşemim", "bu alemde kendimden iyi berber tanımam" gibilerinden reklamını yapmak için söylediği cümle. şöyle devam eder; "çok kötü kesmişler be"... evet abi hayatım kaydı kurtar artık beni, kahramanım benim.
sürekli tıraş olunan berbere ayda yılda bir uğramamak yüzünden yenilen trip. sen bu saçı kime kestirdin ile başlar, sigarasından derin derin nefesler alır, bir yandan işini yapar diğer yandan sinirli sinirli nefesler alır. sanki nikah düşmüşüz adamlara.
çoğunlukla denizlere kavuşan büyük su yolu.
neden sonuç ilişkisine karşı çıkan, insanın kararlarında özgür olduğunu ve bu özgürlüğü hatırlamak gerektiğini savunan görüş.
jean paul sartre tarafından dillendirilmiş olan, varoluşçuluk akımının kilometre taşlarından biri olan cümle. özün atalardan ve kalıtımdan geldiğini ancak varoluşun evrensel olduğunu ve esas olanın evrensel şartlarda varolmak olduğunu savunur.
korku filminde ilk ölme zorunluluğu olan kişidir. e senarist ne yapsın? şakkadanak kahramanı mı öldürsün? tabi ki şişko, gözlüklü ve salak olan ölecek ki diğerleri bir şeylerin yolunda gitmediğini anlasın.
akademik çalışmalarda ortaya konulan görüşleri destekleyen ya da desteklemeyen kişilerin olduğunu ortaya koymak için yapılan iş.
(bkz: kaynakça)
(bkz: kaynakça)