Avrupa Hun hakanı Attila`nın kardeşi.
Kavimler göçü sırasında Hunların başında bulunan hakan. Avrupa devletlerinin şu an ki siyasi coğrafyalarının oluşmasına ortam hazırlamıştır. Yoluna çıkan tüm Avrupa kavimlerini yenmiştir.
Attila; Avrupa Hun imparatorluğu kağanı. Babası Muncuk Han öldükten sonra amcası Rua onu bozkırda bulmuştur. Amcası Rua`nın yanında kardeşi Bleda ile beraber yetişmiştir. Rua öldükten sonra kardeşiyle birlikte tahta geçmiş ve fetihlere başlamıştır. Kardeşinin de ölümünden sonra hükümranlığı tek başına üstlenen Attila Batı ve Doğu Roma`ya kök söktürmüş Avrupa`da yüzyıllarca unutulmayacak bir üne sahip olmuştur. Efsaneye göre iki ayda çeyrek milyonluk bir orduyu toplayabilecek kudreti vardır. Tanrının kırbacı olarak bilinir; Flagellum Dei-Latince, Scourge of God-İngilizce, Flagello di Dio- İtalyanca, Fléau de Dieu-Fransızca.
Almanlar ise onu çok iyi ve sadece zalimlere acımasızlığını gösteren bir hükümdar olarak bilirler. Nibelungen destanı Hun savaşlarından oluşur.
Etzel olarak da bilinen Attila cumhurbaşkanlığı forsunda yıldızla temsil edilen ürk devletlerinden birinin en büyük hükümdarıdır. Şu an ki Macaristan`ın kurulmasında büyük önemi vardır. Macaristan`da hatırlanır, sevilir, sayılır.
Almanlar ise onu çok iyi ve sadece zalimlere acımasızlığını gösteren bir hükümdar olarak bilirler. Nibelungen destanı Hun savaşlarından oluşur.
Etzel olarak da bilinen Attila cumhurbaşkanlığı forsunda yıldızla temsil edilen ürk devletlerinden birinin en büyük hükümdarıdır. Şu an ki Macaristan`ın kurulmasında büyük önemi vardır. Macaristan`da hatırlanır, sevilir, sayılır.
Latince kökenli isim tamlaması. Latince `izo` yani eş ve `tropi` yani yönelim kelimelerinin birleşiminden oluşmuş kelime. Eşyönelim anlamına gelir.
Bir asteroidin en çok güneş ışığına maruz kalan kısmının karanlığa doğru döndüğü sırada termal radyasyon nedeniyle itki etkisi sağlayabileceğini öne süren Rus menşeli hesaplamadır.
Bugün ki tüzel kullanımın aslında zihnimiz ve dünyayla etkileşim başlığı içinde her yerde geçerli olduğunu savunan yaklaşım. Gerçek olarak algıladığımız her şey algı meselesidir ve bu yüzden gerçekler, subjeyle objenin arasında kalır iddiasında olan yaklaşım.
Sayıların başı ve sonu olmamasını sonucunda dairesel bir yapıya sahip olduğunu iddia edip bunu tasavvufta ki devriye nazariyesi ile bağdaştırabilen aklın almayacağı dal.
Halkın kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmek için fazla cahil olduğu teorisinden yola çıkan kavramdır. Bugünlerde acaba doğru mu düşünmüşler diye düşündürür. Yıllardan beri süregelen propaganda nedeniyle kötü bilinmesine rağmen savunulan diğer yönetim biçimleri kadar mantıklı, onlar gibi teoride kusursuzdur. Aristoteles`in demokrasinin açığı olarak gördüğü halkın cahilliği deliğini tıkamak için geliştirdiğini öne süren sosyal bilimciler vardır.
Hüseyin Nihal Atsız; Türk düşünce ve ilim adamı, edebiyatçı, şair.
12 Ocak 1905 tarihinde İstanbul Kadıköy`de dünyaya gelmiştir. Baba tarafından Gümüşhane ilimizin Torul kazasının Midi köyündeki Çiftçioğulları ailesine, anne tarafından ise Trabzon Kadı oğulları ailesine mensuptur.
Babası Mehmet Nail Bey bahriyeli binbaşı, annesi Fatma Zehra hanım ise ev hanımıdır. Kardeşi Nejdet sonradan Sançar soyadını alarak yazar olacaktır. Birde kız kardeşi vardır. İlk ve orta öğrenimini Kadıköy`deki Fransız ve Alman mektebinde, Kadıköy ve İstanbul sultanisinde yapmıştır. Onuncu sınıfta iken sınavı kazanıp Askeri tıbbiyeye girmiş fakat Arap asıllı bir subaya hakaretten atılmıştır. Bundan sonra çeşitli işlerde çalışmış ve dergiler, mecmualar çıkarıp kitaplar yazmıştır. Arkadaşları mevkii ve makam sahibi iken kendisi her zaman için mütevazı bir hayat sürmüştür. Pek çok ünlü isim ve yazarla ahbaplığı vardır. Siyasi meselelere karışmasıyla birlikte pek çok kez sürgün edilmiş ve yargılanmıştır. Cumhurbaşkanının şahsına özel affıyla hapisten çıkan nadir insanlardandır. Prof.
Dr. Fuat Köprülünün asistanlığını yapmıştır.
Arapça, Fransızca ve Farsçayı iyi derecede bilirdi.
Dava adamıdır, eğilmemiş devamlı dik yürümüştür. Sert bir üslubu vardır. Militaristtir. Türkçüdür.
Aşırı tepki gören aşırılığı çocukluğunda azınlıklar tarafından çıkarılan isyanlar ve görülen muameleyle alakalı olabilir. O zaman ki dünya şartları ve konjonktür düşünüldüğünde aşırı değildir.
Romancılığı teknik bakımından başarılıdır. Romantik izler etkisi altındadır. Ruh adam romanı Türk edebiyatında alanında tektir.
Şairliği hem hece hem de aruz veznini başarıyla kullanması ve kimi zaman sembolik kimi zaman realist tekniğiyle coşku ve heyecanı barındırır. Militarist, epik, lirik şiirleri vardır.
Düşünürlüğü Türkçülük alanında öne sürdüğü fikirleri ve girdiği tartışmalarda öne çıkar.
İlim adamlığı edebiyat ve tarih alanında yaptığı çalışmalar ve kaynak olarak halen kullanılan araştırma kitaplarından ileri gelir.
Bir çok eseri olan yazın adamı bugünlerde kulaktan dolma bilgileriyle kendisine saldıran ve ülkesinin bir aydınına sadece kötü bildiği için saldırdığının farkında olmayan kişilerce saldırıya uğramaktadır.
Eserleri içinhttp://tr.wikipedia.org/wiki/Nihal_Ats%C4%B1z bakabilirsiniz.
Diğerleri kısmındaki ilmi eserler halen kaynak kabul edilir. Aşık paşa tarihi alanında tektir.
edit: kendi şiirinden iki dizelik bir alıntı;
vaktiyle bir atsız varmış derlerse ne hoş
anılmakla hangi ruh olmaz ki sarhoş.
vaktiyle bir atsız varmış, var olsun.
12 Ocak 1905 tarihinde İstanbul Kadıköy`de dünyaya gelmiştir. Baba tarafından Gümüşhane ilimizin Torul kazasının Midi köyündeki Çiftçioğulları ailesine, anne tarafından ise Trabzon Kadı oğulları ailesine mensuptur.
Babası Mehmet Nail Bey bahriyeli binbaşı, annesi Fatma Zehra hanım ise ev hanımıdır. Kardeşi Nejdet sonradan Sançar soyadını alarak yazar olacaktır. Birde kız kardeşi vardır. İlk ve orta öğrenimini Kadıköy`deki Fransız ve Alman mektebinde, Kadıköy ve İstanbul sultanisinde yapmıştır. Onuncu sınıfta iken sınavı kazanıp Askeri tıbbiyeye girmiş fakat Arap asıllı bir subaya hakaretten atılmıştır. Bundan sonra çeşitli işlerde çalışmış ve dergiler, mecmualar çıkarıp kitaplar yazmıştır. Arkadaşları mevkii ve makam sahibi iken kendisi her zaman için mütevazı bir hayat sürmüştür. Pek çok ünlü isim ve yazarla ahbaplığı vardır. Siyasi meselelere karışmasıyla birlikte pek çok kez sürgün edilmiş ve yargılanmıştır. Cumhurbaşkanının şahsına özel affıyla hapisten çıkan nadir insanlardandır. Prof.
Dr. Fuat Köprülünün asistanlığını yapmıştır.
Arapça, Fransızca ve Farsçayı iyi derecede bilirdi.
Dava adamıdır, eğilmemiş devamlı dik yürümüştür. Sert bir üslubu vardır. Militaristtir. Türkçüdür.
Aşırı tepki gören aşırılığı çocukluğunda azınlıklar tarafından çıkarılan isyanlar ve görülen muameleyle alakalı olabilir. O zaman ki dünya şartları ve konjonktür düşünüldüğünde aşırı değildir.
Romancılığı teknik bakımından başarılıdır. Romantik izler etkisi altındadır. Ruh adam romanı Türk edebiyatında alanında tektir.
Şairliği hem hece hem de aruz veznini başarıyla kullanması ve kimi zaman sembolik kimi zaman realist tekniğiyle coşku ve heyecanı barındırır. Militarist, epik, lirik şiirleri vardır.
Düşünürlüğü Türkçülük alanında öne sürdüğü fikirleri ve girdiği tartışmalarda öne çıkar.
İlim adamlığı edebiyat ve tarih alanında yaptığı çalışmalar ve kaynak olarak halen kullanılan araştırma kitaplarından ileri gelir.
Bir çok eseri olan yazın adamı bugünlerde kulaktan dolma bilgileriyle kendisine saldıran ve ülkesinin bir aydınına sadece kötü bildiği için saldırdığının farkında olmayan kişilerce saldırıya uğramaktadır.
Eserleri içinhttp://tr.wikipedia.org/wiki/Nihal_Ats%C4%B1z bakabilirsiniz.
Diğerleri kısmındaki ilmi eserler halen kaynak kabul edilir. Aşık paşa tarihi alanında tektir.
edit: kendi şiirinden iki dizelik bir alıntı;
vaktiyle bir atsız varmış derlerse ne hoş
anılmakla hangi ruh olmaz ki sarhoş.
vaktiyle bir atsız varmış, var olsun.
Ölü yıkanan kerevet, salacak.
Üzerinde ölü yıkanması vesilesi ile deyim anlamı kazanmış olan kelime.
Üzerinde ölü yıkanması vesilesi ile deyim anlamı kazanmış olan kelime.
(bkz: Teneşir)
Kıbrıs adasında ki tek derinsu limanına sahip şehirdir.
Gazimağusa adlı yer için için önceki dönemlerde kullanılan isim.
Sevilen, sayılan yetenekli düşünür. Davasına gönül vermiş, dik yürüyen bir insandır. şairliği muamma olmakla beraber genel kanaat itibari ile şair sayılır. şiir özelliği gösteren yazıları az sayıdadır.
Yunan mitolojisinde adı geçen Afrodit`in muadili olabilecek karakter.
İnsana işsizlik üstüne kitap yazdırabilecek egzotik bir girişimdir.
Farsça kökenli bir isim tamlamasıdır. Farsça "der" yani kapı ve "sim" yani gümüş kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur.
İşler güçler isimli dizide üzerine yüklenen ince ironiyle akıllara kazınan gereçtir. Genellikle ucuz ve yalıtımda mukavemetli olduğu için naylondan imal edilir. Temiz tutulması gereken mekanlarda ayakkabı üzerine geçirilir ve dışarıdan gelebilecek toz, toprak vs. engellemek için kullanılır.
Bahsi geçen diziden bir kesit; http://www.youtube.com/watch?v=8oSJDDpC-6s
Bahsi geçen diziden bir kesit; http://www.youtube.com/watch?v=8oSJDDpC-6s
Kelime kökü olarak "boz"dan gelmektedir. Açık toprak rengi, kül rengi ve yahut açık gri anlamlarına gelen boz kelimesi zaman içinde deyim anlamı da kazanarak iyi, faydalı anlamlarına gelmiştir. Bozo kelimesinin sonundaki sesli harf tamamen bölgenin ağız özelliğidir.
Müşteri memnuniyetini düşünmeyen esnaf yalanı olabilir. Müşteri memnuniyetini düşünmeyen esnafın, esnaflığını başka bir başlıkta tartışmak gerekebilir.
Ebeveynlerin bu gece boşalmış kişilerle dalga geçme kanalıdır.
Gece gayri ihtiyarı boşalma durumudur.
Gece gayri ihtiyarı boşalma durumudur.
Mutluluk temel duygulardan biri sayılmadığı için küçük bir şeyin insana mutluluk vermesi durumu tamamen insana bağlıdır; havanın nemli olduğu sıcak bir günde nemin içtiği sudan mürekkep olduğunu fark eden bir insan mutlu olabilir. Mutluluğun kontrol edilebilir olduğu yaygın bir görüştür.
Konuyla alakalı değil ama yine de (bkz: cehalet mutluluktur)
Konuyla alakalı değil ama yine de (bkz: cehalet mutluluktur)
Karşıt görüşlü öğrencilerin hala birbirlerinin karşıt görüşü olmadıklarını anlayamadıklarını düşündüren vaziyet.
Sözlüğümüz için kaliteye endeksli bir vizyonu olan başkan-patron-yönetici. Aklıselim bir insan. Muhabbet edilesi varlık.
(bkz: Jül Sezar)
(bkz: Jül Sezar)
İdeoloji olarak görülmeye çalışılmış fakat işe yaramaması durumunda romantik bir ukte olarak kalmış devlet yönetim stratejisi.